• Nenhum resultado encontrado

Tezkire Niteliğinde Bir Şiir Mecmuası <br> A Macmua Of Poem Feature Of Periodical (Tazkirah)

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2017

Share "Tezkire Niteliğinde Bir Şiir Mecmuası <br> A Macmua Of Poem Feature Of Periodical (Tazkirah) "

Copied!
18
0
0

Texto

(1)

TEZKİRE NİTELİĞİNDE BİR ŞİİR MECMUASI*

Uğur ÖZTÜRK**

ÖZET

Bir araya getirilmiş, toplamış manasını taşıyan mecmualar içerisinde şiir mecmuları Osmanlı edebiyatı tarihine kaynaklık etmesi açısından birincil kaynaklar arasında yer almaktadır. Şiir mecmualarına genel olarak bakıldığında bu mecmuaları belli bir harf düzenine göre yazılmış seçme şiirlerden oluşan şiir defterleri veya nazire mecmuası diye adlandırmak yerindedir. Atatürk Kitaplığı Muallim Cevdet Bölümü K.479 numarada yer alan ve yazıldığı dönemin açısından önemli olan bir şiir mecmuasının biyografik bilgileri bu makalede incelenmeye çalışılmıştır. Mecmuanın baş kısmında, orta kısımlarında ve son varaktaki eksik gazelden anlaşıldığı kadar son kısmında da kopukluklar mevcuttur. Eser kim tarafından ve ne zaman belli yazıldığı değildir. Mecmuadaki kayıtlardan 16. asrın ortalarında yani Kanûnî Sultan Süleyman devrinin son 15 yılı içerisinde hazırlandığı anlaşılmaktadır.

Mecmuanın müellifi yahut mürettibi kendi döneminden önceki şairleri ve kendi döneminde şöhret bulmuş şairlerin yanı sıra dönemi içinde pek şöhret bulamamış şairleri de mecmuasına almıştır. Genellikle şiirlerden önce kısa da olsa biyografik bilgiler vermiş hatta bazen şairler hakkında bu bilgiler içerisinde değerlendirmelerde bulunmuştur. Burada mecmuanın önemi ortaya koyan hususlar, verilen biyografik bilgiler ve hiç adı tezkirelerde geçmeyen şairlerin yer almasıdır. Mecmuaya seçilen şiirler 16. asırda yazılmış tezkirelerle paralellik göstermekte ve genellikle berceste niteliği taşımaktadır. Hayâlî Bey, Bâkî, Ahmed Paşa, Necâtî Bey, Atâyî, Muhibbî, Nazmî gibi şairlerin şiirleri mecmuada ağırlıklı durumdadır. Savmî, Hazânî Bey, Halîsî Bey gibi şairler ise tezkirelerde kaydı bulunmayan şairler olarak mecmuada kaydedilmiştir.

Anahtar Kelimeler: Osmanlı edebiyatı tarihi, şairler, şiir

mecmuası, biyografi.

A MAJMUA OF POEM FEATURE OF PERIODICAL (TAZKIRAH)

ABSTRACT

Connotating compiled, collected, gathered, "majmuas" among betwixt "poem majmuas" are of major sources as for being enjoyed to compose history of Ottoman literature. In general terms, it is

(2)

appropriate to classify the majmuas in recordinds of selected poems in reference to a certain alphabetical order or poem majmuas. Biographic details of a majmua which is retained in Atatürk Kitaplığı, Muallim Cevdet Section No: K.479 and distinctive for the era written in has been worken on. From the scripts in the introduction, partially in the middle and at the end of the majmua, as understood, disconnexion exists. Identity of writer and inking time are precarious. It has been infered from the scripts in the majmua that it has been written in the last 15 years of era of Suleyman The Great.

Author of the majmua placed famous writers before his day and both fameless and famous during his day. In general, he presented short biographic information before poems, even sometimes made assessments about poets in this informations. What makes a majmua here is of biographic information in and poets never mentioned in tezkires. Poems chosen for majmua show parallelism with ones in 16. centuriy and have generally characteristics of "berceste" Poets like Hayali Bey, Baki, Ahmed Paşa, Necati Bey, Atayi, Muhibbi, Nazmi are predominant in these majmuas. The others like Savmi, Hazani Bey, Halisi Bey have no records in majmuas.

Key Words: History of Ottoman Literature, poets, poem majmua,

biography.

GİRİŞ

Osmanlı Edebiyatı ürünlerinden biri olan ve “antoloji” niteliği taşıyan şiir mecmuaları hakkında son dönem yayınlarında artış vardır. Neşredilmemiş divanların az olması nedeniyle şiir mecmuaları hakkında yayınlar yapılmakta ve hatta şiir mecmularından alınan şiirlerden meydana getirilen divançeler bile yayınlanmaktadır.1 Genel olarak şiir mecmualarına bakıldığında çeşitli şairler ve şiirlerini içermesi açısından edebiyat tarihi için önemlidir. Ayrıca şiirler seçilirken hangi kıstaslar göz önüne alınmış ve hangi şairlerin şiirlerinin okunmuş olabileceği gibi bilgileri de yine bu mecmualar sayesinde öğreniriz.Mecmuaları konularına göre sınıflandıran Agâh Sırrı Levend’in “antoloji” özelliğini taşıdığını söylediği şiir mecmuaları yazıldığı dönemiçerisindeki edebî zevki vermesi açısından önemlidir.2 “Antoloji”lerin diğer önemli bir yanı ise o dönemden günümüze kadar popülaritesini yitirmiş şairlerin hem kendilerinin hem de şiirlerinin unutulmamasını sağlamasıdır.Seçme şiirlerden oluşan ve asırlar önce yazılmış şiir mecmualarında bazen en bilindik

1Şiir mecmualarındaki şiirlerden oluşturularak yapılan iki çalışma için; Ömer Zülfe,

On Altıncı Yüzyıl Şairi Selîkî ve

Şiirleri, Edebiyat, Ankara, 2006. Hatice Aynur, 15. yy. Şairi Çâkerî ve Divanı, Boğaziçi Üniversitesi Yayınları, İstanbul, Kasım 1999.

Ayrıca mecmua yayınları hakkında biyografik bilgi için; Kamil Ali Gıynaş, “Şiir Mecmuaları Hakkında Yapılan Çalışmalar Bibliyografyası” Selçuk Üniversitesi- Edebiyat Fakültesi Dergisi,Yıl: 2011, Sayı: 25, s. 245-260.

(3)

şairlere ve en güzel şiirlerine bazen de hiç bilinmeyen bir şaire veya onun en güzel birkaç şiirine rastlayabiliriz.

Çeşitli sınıflandırılmalara bakıldığında bizim araştırmamıza konu olan mecmuayı “meraklılarca toplanmış, birer antoloji niteliğindeki seçme şiir mecmuaları”3

ifadesiyle tanımlayabiliriz. Meraklılar tarafından oluşturulan bu şiir mecmuaları bazen bizim incelememizde olduğu gibi biyografik bilgiler de içermektedir.4 Bu bilgiler şairin eğitim durumu, doğum yeri, yaşadığı yerler veşairin dönem içerisindeki durumu gibi konular hakkında bilgi vermektedir.

Mecmuanın İncelenmesi

İncelenen şiir mecmuası Atatürk Kitaplığı Muallim Cevdet K. 479 numarada bulunmaktadır. 15. ve ağırlıklı olarak 16. yüzyıl şiirlerini kapsamaktadır. Mecmua, şairlerin baş harflerinin Arap alfabesindeki sıralamasıyla düzenlenmiş; elif (آ) harfiyle başlayıp kef (ك) harfiyle son bulmuştur. Her ne kadar mecmua alfabetik sıra dikkate alınarak yazılsa da bazen araya nazireler, kıt‘a ve müfredler yazılarak alfabetik sıralama bozulmuştur. Ayrıcaher harfte şair yoktur ya da varaklarda kopukluk olmasından dolayı bazı harfler eksik durumdadır. 70 varak olan mecmuanın ilk kısmında ve son kısmında da kopukluklar vardır.5 Bu kopuklukları metnin alt kısmında yer alan reddadeden anlamaktayız.

Mecmuanın sadece orta kısmına değil kâğıttan tasarruf sağlamak amacıyla yan taraflarına da şiirler yazılmıştır. Bazı sayfalarda sadece başlıklar varken, başlığın altındaki şiirler sonraki varaklar içinde yer almaktadır.6

Mecmuadaki biyografik bilgiler kırmızı; şiirler ise siyah mürekkep ile yazılmıştır.

Mecmua, ‘Abdî’nin beyitiyle başlar ve Gülâbî’in gazelinin ilk iki mısrası ile son bulur. Mecmua harf sıralaması gözetilerek oluşturulduğundan bazı harflerdeki şairlerin şiirlerinin yazıldığı, bunlarınsa sonraki dönemlerde koptuğu anlaşılmaktadır.

Araştırmaya konu olan mecmuanın yazıldığı tarih ve eserin müellifi hakkında herhangi bir kayıt yoktur; fakat mecmuanın içindeki örnek verilen biyografik bilgiler sayesinde eserin 1550-1566 yılları arasında yazıldığı tahmin edilmektedir.7

Mecmuanın baş kısmına Raif Sedad ismi kurşun kalemle yazılmış durumda olup bunun sonraki dönemde mecmuayı kurşun kalem ile numaralandırantarafından kaydedildiğianlaşılmıştır.

3 Agâh Sırrı Levend, Türk Edebiyatı Tarihi,

C.1. Ankara, TTK, 1973, s. 166-167. Levend, tasnifini dört grupta yapmıştır. Ayrıca mecmualar hakkında geniş tasnif ve değerlendirmeler içeren en son çalışma için; Atabey Kılıç, “Mecmûa tasnifine dair”, Eski Türk Edebiyatı Çalışmaları VII Mecmua: Osmanlı edebiyatının kırkambarı, Haz.: Hatice Aynur ve öte. İstanbul, TURKUAZ, 2012, s. 75-96.

4

Biyografik bilgiler içeren iki şiir mecmuası hakkında bir değerlendirme için; Ömer Zülfe, “Biyografik Bilgiler Açısından İki Nazire Mecmuası”, Uluslararası Sosyal Araştırmalar Dergisi,C. 4, Sayı: 18, Yaz 2011, s. 151-169. 5Aslında mecmuanın Arap rakamlarıyla rakamlandırılmasında en son varakta 127 yazmaktadır. Daha sonra da yazmanın devam ettiği Gülâbî’nin gazelinin yarım kalmasından anlaşılmaktadır. Yazmanın sayfa numaralandırması daha sonradan kurşun kalemle yapılmıştır. Eksik varakların gösterilmesinde bu kurşun kalemle yazılan sayılar göz önüne alınmıştır. Eksik varaklar: 16/b-17/a, 17/b-18/a, 34/b-35/, 41/b/42/a, 42/b-43/a, 43/b-44/a, 44/b-45a, 47/b-48/a, 62/b-63/a, 66/b-67/a numaralardadır.

6Hüsrev ü Şirin müellifi Şeyhî örneğinde olduğu gibi şair hakkındaki biyog

(4)

İncelenen şiir mecmuasından ilk olarak Sadettin Nüzhet Ergun Türk Şairleri adlı eserinde Esîrî (Bursalı) ve Esîrî (Divan kâtibi) maddelerinde bahsederek Ergun: “Kanunî’nin hükümdarlığı esnasında tertîb edilen ve az çok tezkireyi andıran mühim bir mecmua”olduğunu vurgular. 8 Ergun ayrıca mecmuanın tezkire özelliğine de dikkat çekmiştir. Daha sonraki dönemde Agâh Sırrı Levend, edebiyat tarihinde şiir mecmuasının içeriği hakkında bilgilere yer vermiştir.9 Ayrıca mecmuanın İbrahim Gülşenî’nin gazeliyle başladığını söylemiştir; fakat bu bilgi doğru değildir.

źlim éģmez ĤĀñĀ gücüm yeĥmez

ķy felek āen Ĥeni ud yĀ Ġdum

(

1/a

)

Yukarıdaki beyitle başlayan mecmuada hemen beyitin altındaki kısa bilginin üzerindeki Gülşenî yazısı, Levend’in yanılmasına sebep olmuştur. Mecmuadaki bilgilerin tezkirelerden incelenmesi suretiyle bu beyitin Âşık Çelebi tezkiresinde İsli ‘Abdî diye meşhur olan şair ‘Abdî’ye ait olduğu anlaşılmıştır.10

Gülşenî kaydının ise Usûlî’nin biyografik bilgisinde;

[Şey Ìāģ hìm Ā ģeĥleģinüñ mĀ āūlleģinden U ūlì źfendi feģm yed. (1/a)]

BaşlığındakiŞeyh İbrahim’in kim olduğunu belirtmek için sonradan yazıldığı belirlenmiştir.

Mecmuadaki Genel Bilgilerin İncelenmesi

Araştırmamıza konu olan mecmuanın en önemli özelliği biyografik bilgiler içermesidir. Hemen hemen her şair hakkında mecmuada kısa da olsa biyografik bilgiler şairlerin şiirlerinden önce verilmiştir. Mecmuada yer alan bazı bilgilere ne biyografik bilgiler içeren şiir mecmualarında ne de tezkirelerde rastlarız. [Sâkî Beğ:

Sulš

n

B yezŝd nĀ emŝģ

-

i mušģiā ĠlĀn S ŝ

Beg

(37/a)

ve Molla

Aşkî

(

59/b)örneğinde olduğu gibi].

Mecmuadaki orijinal bilgilerden biri de Molla Aşkî hususundadır. Kendisinin II. Mehmed (Fatih) ile aynı gün doğduğu için günlük yüz akçe bağlandığı ve bunun da bazı şairler tarafından tenkit edildiğini yine mecmuadaki kayıttan anlarız.11

8Sadettin Nüzhet Ergun, Türk Şairleri,

3. C. s. 1342-1343. Nüzhet Ergun, her iki Esîrî maddesinde de incelenen mecmuada bulunan şiirlere yer vermiştir.

9Agâh Sırrı Levend,

age.Verilen bilgi şöyledir:“XVI. yüzyılda tertiplenmiş olan bu mecmuada, gazeller kafiyelere göre sıralanmış değildir. Mecmua, şairlerin adlarının ilk harfleri sırasına göre tertiplenmiştir. İlk yaprak kopmuş olduğu için mecmua Şeyh İbrahim Gülşenî’nin gazeliyle başlıyor. Mecmuanın sonu da eksiktir. Son sayfada Pendname sahibi Güvâhî’nin gazeli bulunmaktadır. Mecmuanın bir özelliği, gazellerin başında şairlere değin kısa bilgilerin bulunmasıdır. Örneğin Bâkî’nin gazelinin başında şu cümle bulunmaktadır. El’an dânişmend olan İslambollı Karga-zade Bâkî Çl. fermâyed” s. 169.

10‘Abdî ve zikredilen şiir hakkında: Filiz Kılıç, Âşık Çelebi Meşâ‘irü’ş

-Şu‘arâ, İstanbul Araştırmaları Enstitüsü, 2010, 2.C. s. 1043-1048.

11Molla Aşkî ile ilgili kayıt şöyledir:

Sulš n Me emmed ĀnlĀ āiģ gicede šĠ du lĀģındĀn öĥģü yüz Ā çĀ ‘ulūfe yeģleģ imiş.

1. żöñül Ġl m hĀ çünkim müşĥeģŝdüģ Żi numgökleģe éģĤe yéģidüģ 2. Āšuñ Āddüñde heģ kim göģdi dédi

Ki RūmĀ gelmiş Ġl Āģe çeģŝdüģ (59/b) (MĠllĀ ‘Aş ŝ ŹivĀnıś ż/53. Ĥ. 444.) Bu Ĥözüñ ı Āĥine Ġl zĀm ndĀ Żen yŝ āu āeyĥi démiş.

1. ‘Aş ŝ yüz yeģ SĀ‘dŝ elli āu Żen yŝnüñ dĀ ı AydĀ Ġĥuz güni vĀģduģ šĠnlu u ĥŝm ģdĀ (59/b)

(5)

Mecmuanın bir diğerözelliği genellikle bilinmeyen şairlerin şiirlerini içermesidir.Örneğin; Savmî, Tavâfî, Seci‘îgibi şairler.

Mecmuada en çok şiiri bulunan şairler Hayâlî Bey ve Bâkî’dir. Bu iki şairin şiir mecmuasının yazıldığı yıllar içerisinde en meşhur şairler olmaları mecmuada daha fazla yer almalarını sağlamış olabilir. Mecmuada dönem içerisinde şiir yazıp sonraki dönemlerde unutulan şairlerin şiirleri de yer almıştır. Mecmua içinseçilen şiirler genellikle şair tezkirelerinde bulunan seçme beyitler gibidir. Anlaşılan o ki bu tür şairlerin şiirleri seçilirken genellikleşairlerin bilinen şiirleri kaydedilmiştir.

Şiir mecmuasının verdiği biyografik bilgilerin bazılarındayanlışlıkolduğunu görmekteyiz. Örneğin; Dellak-zâde Bâkî ile Karga-zâde Bâkî karıştırılmış ikincisinin bazı şiirleri birincisine atfetmiştir.12 Bunun dışında Habsî’nin mahlasının hapse atılmadan önce Hasbî olduğu

bilgisini karıştırarak önce Habsî sonra Hasbî şeklinde yazmıştır. Mecmuada, Müeyyed-zâde Abdurrahman Çelebi hakkındaki bilgide onun mahlasının Selâmîolduğu kaydı mevcuttur. Bu bilgide de yine hata vardır. Abdurrahman Çelebi’nin mahlasının 16. asır şair tezkirelerinde Hâtemî olduğu kayıtlıdır.13

Mecmua Kanûnî Sultan Süleyman döneminde yazıldığı için o dönemdeyaşayanşairler için genellikle “Hudavendigar Bendelerinden” terimi kullanılmıştır. Diğer padişahların ise sadece isimleri zikredilmiştir. (Sultan Murad, Sultan Mehemmed, Sultan Bayazıd, Sultan I. Selim vs.)

Mecmuadaki Bilgilerin Hazırlanışı Hakkında

Mecmuanın incelenmesinde şairler alfabetik olarak dizilmiş ve sadece biyografik bilgileri verilen şairler makaleye alınmıştır. Alfabetik sıralamadaki bazı harflerin atlanılması hem mecmuanın eksik ve kopuk sayfalarından kaynaklanmaktadır hem de sadece isim olarak yazılmasından. Metinde okunamayan yerler ise yazmadaki şekli kesilerek bilgilere ekledik.

Şairler Hakkında Biyografik Bilgiler

[A]

12 Genellikle şiir mecmualarında birbiriyle karıştırılan Bâkî mahlaslı bu şairlerden sultânü’ş

-şu‘arâ olan Karga-zâde Bâkî’nin bazı gazelleri Dellâk-zâde diye bilinen Bâkî’ye atfedilir. İncelenen mecmuada da böyle karışıklık olmuştur. Mecmuadaki Bâkî mahlasıyla yazılan Dellâk-zâde’ye atfedilen gazellerin tümü asıl meşhur olan Karga-zâde Bâkî’nin divanında bulunmaktadır. Örneğin;

hum göge āĠyĀndı göge gök āĠyĀnmĀdın YĀndum Ġ şem‘ şev ıne ġeģv ne yĀnmĀdın

(Bâkî Divanı; G/397/1. s:344-345.)

Beyitiyle başlayan gazel Karga-zâde’nin divanında bulunmaktadır. Oysa mecmuada bu gazel Dellâk-zâdediye kayıtlıdır.

(7/b)

Dellâk-zâde’nin Bâkî’nin bu mahlası kullanması hakkındaki Âşık Çelebi’nin mizahî yorumu şöyledir: “ Ser-menzil-i şi‘ ģ-i ş ‘iģŝden Ād-meģ Āle dūģ ve āi ‘Āĥı Ā ā-ı šĀā‘Ā Āyģ-ı meĤĥūģduģ, Āmm çün k -ı eyv nĀ ġ ye ve

ş h-ı Ĥeģve Ĥ ye l zımduģ. Anuñ yĀnındĀ me kūģ ĠlmĀ ‘Āceā degüldüģ ve āiģ Ā ŝfe āile meĤšūģ ĠlmĀ ĥeģk-i edeb

degüldüģ.” Filiz Kılıç,age, 1. c. s. 415-416.

Mecmuada Bâkî’nin şiirleri arasında yer alan ve onun Süleymaniye medresesi müderrisliğinden azledilmesine sebep olan ‘yegdür’ redifli gazeli de mevcuttur. Beş beyit olan gazelin ilk beyiti şöyledir:

Cih nun ni‘meĥinden kendü ā u d nemüz yegdüģ

źlün k ş neĤinden gūşe-i vŝģ nemüz yegdür. (8/a). (İz 1999, 307)

Bâkî’ye ait olduğu söylenen bu gazelin Nâmî adlı eski bir şaire ait olduğu ve Bâkî’yi çekemeyenler tarafından ona isnat edildiği söylenmektedir. Mehmed Çavuşoğlu, agm, s. 538.

13Filiz Kılıç,

(6)

‘Aādŝ: Beg. (58/b)

‘AdnŝŚ Sulš n Me med n Āžģeĥleģine vežiģ-i Ā‘z m ĠlĀn meģ ūm ve mĀ fūģ MĀ mūd PĀşĀ. (57/a)

gehŝ: Ehl-i ‘ilm ıĤmındĀn Rūmŝleģden. (6/a)

‘Ahdŝ: Ehl-i ‘ilm Ĥilkinden Şey -z de źdiģneli. (62/a)

A medŚŹeģvìş. (34/b)

A medŚ Şūģŝde. (45/b)

‘Al yŝ: Beg. (59/b)

‘Amģŝ: u ĥdĀn aēı‘ĀĤkeģleģ mu iāi ĠlĀn Mevl n . (61/a)

‘Andelŝāŝ: źş-şehŝģBülāül Āsan. (58/a)

‘AndelŝāŝŚ uff ž ıĤmındĀn āülāül-mĀ l ‘l v nende ĠlmĀ lĀ Ġl mün Ĥeāeĥden öĥģi

‘Andelŝāŝ mĀ lĀ Āāūl eyledi. (61/b), fıž(58/a), v nende. (58/b)

‘AnŝŚĶĠģlulu. (1/b)

‘AnŝŚ Selŝm na ēı‘ĀĤkeģ olan ZeyrekĠ lınuñ Ġ lı. (1/b)

‘ ģifŝ: Ehl-i ‘ilm Ĥilkinden d niş-mendlikle mĀh ģeĥ šuĥmış iken ušūš ‘ilminde k mil vĀģuġ ehl-i dŝv ndĀn mu šĀ‘Ācı Ġluġ mĀ‘zūl iken yine ģi‘ yeĥle Ĥiġ hi ĠlĀn üĤeyn Ķeleāi. (59/a)

Āfŝ BegŚ ud vendig ģ bendelerinden BĀlĀĥlı. (2/b)

‘AĤkeģŝŚ ūd vendig ģ bendelerinden yĀyĀ āĀşı iken zĀ‘ŝm ĠlĀn ‘AĤkeģŝ Beg iā-i pend-n me. (57/b)

‘ şı Ķeleāi: Seyyid NĀšš HĀ ģeĥleģinüñ neĤlinden u ĥ š yifeĤinden BuģuĤĀlı. (62/b)

‘ şı ŝŚ Sulš n Süleym n Ā ģeĥleģine defter-d ģ ĠlĀn Mu šĀf Ķeleāi o lı, Beg. (62/b)

‘Aş ŝŚ Sulš n Me emmed nla bir gécede šĠ du lĀģındĀn öĥģü yüz Ā çĀ ‘ulūfe yeģleģ imiş. (59/b)

‘Aş ŝŚ u ĥdĀn Āl -ı nefĤ-ile ĀñılĀn. (63/a)

‘Aş ŝŚ Āģu nlı Āšš š u Āģģ š. (60/a)

‘Aş ŝŚ ÜĤküdĀģŝ. (60/a)

‘Aš Ś ud vendig ģ āendeleģinden Ĥiġ hiy n š yifeĤinden meģ ūm Keşfŝ-z de. (61/a)

‘Aš ŚSulš n B yežid nzĀm nındĀ gelen ĀēılĀģdĀn ÜĤküāli. (60/b)

‘Aš yŝŚSulš n Muģ d ş ‘iģleģinden cŝ ‘İvĀ PĀşĀ Ġ lı. (57/a)

v ģe BegŚ źk āiģ mu iāi. (4/b)

(7)

‘AzmŝŚ u ĥdĀn. (57/b)

[B]

B āüģŚ T ĥ ģ Begleģinden, nMiģz . (6/a)

BĀh ģŝŚ Rev nŝ Ķeleāiye mĀ āūl ĥ ģŝ diyen užž ĥdĀn. (9/b)

B ŝ: el- n d niş-mend olan İĤl māĠllı Āģ Ā-z de. (8/a), Āģ Ā-z de. (10/a)

B ŝ: el- nİĤl māĠlda cüz- n olan Źell k-z de. (7/b) Źell k-z de. (61b)14

B lŝ BegŚ źģā ā-ı tŝm ģdĀn. (7/b)

BĀ ŝģŝŚ Nı fı ‘ömģini ‘Acemde ve nı fı ‘ömģini RūmdĀ geçiģen. (7/a), Meģ ūm. (9/a)

Bedģe’d-dŝnŚ Ālŝfe. (7/a)

Bedģŝ BegŚ Sulš n Selŝm n Ā ģeĥleģine emŝģ-i mušģiā olan. (9/b)

BehişĥŝŚ ĶĠģlı C mi‘inde ŝm m ve Āĥŝā ve v ‘iž. (6/b)

Behişĥŝ-i SelefŚ S āı dĀ Sel šŝn müĥevellŝĤi. (6/a) Behlūl: el- nİĤl māĠlda ŝm m ĠlĀn, Ālŝfe. (8/b)

Bel yŝŚ Yeñi i ģlı, Ālŝfe. (10/a)

Belŝ ŝŚ ud vendig ģ āendeleģinden yeñiçeģi āölügünden, Beg. (8/b)

Bey nŝŚ Küĥĥ ā cinsinden. (10/a)

Bezmŝ: el- nd niş-mend olan Ş h Ķeleāi. (10/b)

BŝkeĤŝ: Ehl-i ‘İlm silkinden. (10/b)

[C]

CĀ‘feģŚźvvel niş ncı ĠñģĀ ēı‘ĀĤkeģ olan T cŝ-z de. (14/b)

CĀ‘feģŝŚ T cŝ-z de Niş ncı CĀ‘feģ Ķeleāinüñ mĀ ĥūm-z deĤi. (14/b)

C mŝŚMevl n C mŝ i meĥinde Ġluġ ĀnlĀģdĀn el ĀlĀn. (16/b)

Cem Sulš nŚ RĀ meĥull hı ‘Āleyhi. (14/b)

Cem lŝŚ Be- yeĥ ġŝģ fevĥ ĠlĀn źĤkişehiģli. (16/b)

Cem lŝŚ Sulš n Muģ d ş ‘iģleģinden BuģuĤĀlı. (16/b) CevherŝŚ Sözleģi düģģ ü güheģ ĠlĀn. (16/b)

CevģŝŚ Ź niş-mend silkinden Edirneli. (16/a)

14Daha önce de belirtildiği üzere Karga

(8)

Cih dŝ: Beg. (15/b)

Cih nŝ BegŚ ud vendig ģ bendelerinden. (15/b)

CūyŝŚ NĀžmŝ Ķeleāinüñ ş kiģdi. (15/a)

[D]

Ź ‘ŝ [A med-i]Ś Sulš n Me emmed nm di leģinden ĀĤšĀmĠnlı meģ ūm Mevl n . (32/b)

Ź mìŚ Sulš n Muģ d nş ‘iģleģinden. (33/b)

Ź nişŝŚ Sulš n Selìm nmu iāi Refì Begüñ mĀ dūm-z deĤi. (34/b)

ŹeģūnŝŚŹ niş-mend iken fevt olan İ nikli meģ ūm ve mĀ fūģ. (32/a)

Źeģy Ś Dede. (34/a)

ŹilìģìŚ Beg. (33/a)

Źìv ne Źeģvìş: Mec ūā cinsinden. (33/b)

Źu‘ yŝ: Selefden BuģuĤĀlı. (33/a)

[E]

źd yŝŚ İĤĥĀmāulŝ. (2/b: 3/a)

źdŝāŝŚ Rūmiliden ēı-z de. (4/a)

źfl kŝŚ Küĥĥ ā cinsinden. (5/b)

źhlŝŚ u ĥ cinsinden Rūmelileģden. (2/b)

źmŝģ ĶeleāiŚ źyyüāe’l-źn ģŝde mül zım. (3/a)

źmŝģŚ S āı dĀ İĤl māĠl ĀēıĤı ĠlĀn Āçlı źmŝģ źfendi. (49/b)

źmģŝŚ MüĤellemü’ş-şu‘Āģ . (3/b)

źnveģŝŚźk eģ ‘ömģini İĤl māĠlda geçiģenKefeli Müģekkeāçi. (1/b)

źĤŝģŝŚ BuģĤevŝ. (4/a)

źĤŝģŝŚ S āı dĀ Sulš n Selŝm n Ā ģeĥleģine dŝv n k ĥiāi ĠlĀn. (4/a)

źzheģŝŚ Meģ ūm ve mĀ fūģ küĥĥ ā nev‘inden, İĤĥĀnāulŝ. (3/a)

[G]

(9)

żed yì BegŚ Meģ um. (69b)

uā ģŝ: el- nKĀ‘āe-i Şeģŝfde olan uā ģŝ Ķeleāi Āĥĥ Mekke-i şeģŝf de müģd Ġlmuşduģ. (63/b)

żülşenìŚ S āı dĀ Ìāģ hìm PĀşĀ zĀm nındĀ Mı ıģdĀn gelen Şey Ìāģ hìm źfendi Ā ģeĥleģi

ģĀ meĥu’ll hi ‘Āleyhi. (69/a)

żülşenì: Saru nì. (69/a)

żüv hì: Pend-n me iāi Mevl n be- yeĥ me el- mìz kelim ĥĀ diģ kişidüģ. (69/b)

[H]

v ce Ķeleāi[źāu’Ĥ-suud Efendi]: el- nmüĥfŝ-i zĀm n ĠlĀn v ce Ķeleāi Ā ģeĥleģi. (21/b)

leĥŝŚ u ĥdĀn Ĥözleģinde leĥ ĠlĀn. (20/a)

ĀlŝmŝŚ Sulš n Selŝm n Ā ģeĥleģine v ce olan. (19/b)

ĀmdŝŚ A şemĤe’d-dŝn Ā ģeĥleģinüñ mĀ ĥūm-z deĤi, Efendi. (20/a)

ĀmdŝŚ ĀĤšĠmĠnŝ. (20/a)

ĀmdŝŚ Mu‘ ģif, Ālŝfe. (18/b)

ĀĤāŝŚ Meģ ūm Keşfŝnüñ küçük āiģ deģi evveli ĀāĤŝ sĠñģĀ ĀĤāŝ. (20/b)

ĀĤĤ n BegŚ Sulš n Muģ d nş ‘iģleģinden ĠlĀn. (21/a)

ıfžŝ: Selefden. (18/b)

ilmŝŚ Mu ša‘ ĥ k ĥiāleģinden Ā‘rec15. BuģuĤĀlı. (19/b)

ükmŝ ĶeleāiŚ Ź niş-mend silkinden żeliāĠlulı. (21/a)

üĤ mŚ żeliāĠlulı MĠll . (20/b)

üĤeyin: Selefden. (21/a)

ĀfŝŚ Sulš n Me emmed nzĀm nı ş ‘iģleģinden Edirneli. (30/a)

kŝ: Selefden. (28/b)

lŝŚ Beñli-z de démekle şöhģeĥ šuĥmĀ ın lŝ mĀ lĀĤ Āāūl eĥmişleģ. (30/b)

Ālŝfe źfendiŚ ‘Ulem dĀn. (28/b)

ĀlŝlŝŚ ‘Acem UlulĀģındĀn Sulš n Me emmed ndevģinde gelüġ İ nŝ de vĀšĀn šuĥĀn. (29/a)

Ālŝlŝ-i Zerd: L mi‘ŝ Ķeleāi źfendinüñ mĀ āūl ş kiģdleģinden. (30/a)

li ŝ BegŚ Küĥĥ ā cinsinden İĤl māĠllı YĀ y Ķelebi o lı. (29/b)

ĀĥmŝŚ S āı dĀ Mı ģĀ ēı olan li źfendinüñ d nişmendi. (28/a)

(10)

veģì Ķeleāi: el- n ĀlĀšĀ ve źyüā ēıĤı olan. (29/b)

Āy lŝ BegŚ Sulš n Süleym n nuñ mĀ āūl ş ‘iģleģinden. (23/a)

Āy lŝ ĶeleāiŚ Sulš n Selŝm na defter-d ģ ĠlĀn ‘Aādu’l-keģŝm-z de. (22/b)

Āy lŝ: K ĥiā. (23/a)

Āy lŝ-i SelefŚ BuģuĤĀlı l-i ReĤūl olan. (19/a), S āı dĀ Köhne Āy lŝ démekle şöhģeĥ šuĥĀn. (22/b)

Āz nŝŚ Mı ıģdĀ Şeyh Íāģ hŝm Ā ģeĥleģinüñ mu iāleģinden. (28/b)

Āz nŝ Beg: Be- yeĥ ĥ zeliginde fevĥ ĠlĀn üd vendig ģ bendelerinden. (29/b)

ı ıģ BegŚ Sulš n Me emmed nzĀm nındĀİĤl māĠl ēıĤı ĠlĀn. (21/b)

ı ģŝ Beg: ud vendig ģ bendelerinden Yeñi i ģlı. (32/b)

ı ģŝŚ Edirneli. (30/b)

ı ģŝŚźģā ā-ı Ālem zümģeĤinden. (31/a)

i lŝ BegŚ ud vendig ģ bendelerinden. (28/b)

ud ’ŝ BegŚ ud vendig ģ āendeleģinden yĀyĀāĀşı š yifeĤinden İĤl māĠllı. (22/a)

ud yŝ: Beg. (27/b)

uldŝŚŹ niş-mend cinsinden Ķeleāi. (31/a)

ul ŝ Ķeleāi: Ehl-i ‘ilm Ĥilkinden olan. (32/a)

üĤģev źfendi: u ĥdĀn. (30/b)

üĤģev: Beg. (31/b)

[I-İ]

‘Iy nŝ: Ehl-i ‘ilm Ĥilkinden iken P diş h Ā ģeĥleģine Ā ide unuġ mĀ āūl Ġlındı dĀ Ġn d ne

Ā çĀ AyĀ ĠfyĀdĀn c yize ĠlınĀn, Ālŝfe. (61/b)

‘İā dŝŚ ÜĤküfci-z de. (63/a)

Íāģ hŝm [PĀşĀ]: Evvel mĀ āūl Ġluġ iģi mĀ ĥūl ĠlĀn. (2/a)

İlĀhŝ: Meş yi den. (5/a)

‘İlmŝ: Ehl-i ‘ilm Ĥilkinden d niş-mend š yifeĤinden ĀlĀšĀlı. (59/b)

‘İşģeĥŝ: el- n Edirne ile İĤl m[bol] ĠģĥĀĤındĀ ĠlĀn Ā ĀāĀlĀģuñ āiģiĤine ēı ĠlĀn Yeñi hi ģlı

fu el dĀn. (62/a)

‘İvĀ : L mi‘ŝ Ķeleāi źfendi mu iāleģinden ‘ilm-i ı ĀdĀ ġehlüv n-ı ‘ lem ĠlĀn. MĠll . (60/a)

(11)

[K]

āilŝŚ Ālife. (65/a)

ĀdímŝŚ Şu‘Āģ nuñ udem ĤındĀn. (64/b)

ēŝŚ u ĥdĀn ēı źfendi. (65/b)

K mŝŚ Selefden. (66/b)

ĀndŝŚRe’ís-i müveģģi ŝn meģ ūm ve mĀ fūģ Mevl n . (65/b)

Āģ ģŝ-i RūmŝŚŹ niş-mend silkinden. (64/a)

ĤımŚŞu‘Āģ dĀn āiģ Āç Ĥım gelmişdüģ āunlĀģdĀn eyce (iyice) Ĥım gelmemişdür. (64/a)

K ĥiāì: Selefden

K ĥiāì: Āġud n ĠlĀn ĀlĀšĀlı Seyyid ‘Alì Ķeleāi. (68a)

KeāìģìŚ Meģ um ve mĀ fūģ Nec ĥì Rev nì mu iāleģinden. (68/b)

Kem l PĀşĀ-z deŚ P diş humuz Sulš n Süleym n Ā ģeĥleģinüñ ĤĀlšĀnĀĥlĀģınuñ evvelinde

müfĥŝ-i zĀm n ve Şey ü’l-iĤl m ĠlĀn, ģĀ meĥu’ll hi ‘Āleyhi. (66/b)

Kem l-i ZerdŚ S āı dĀ meģ ūmMĀ mūd PĀşĀnuñ iç Ġ lĀnlĀģı v ceĤi olan. (67/b)

KeģìmŚ Ź niş-mend. (69b)

KefşìŚ M hiye işleģin işleyenBuģuĤĀlı cŝ Memì zìģ Kefşŝ idi. (67/a)

KeşfŝŚ Şey SĀ‘dŝ neĤlinden meģ ūm Āā yŝ ş kiģdleģindenİĤl māĠllı. (67/a)

ıy mŝŚCeģģ -z de BuģuĤĀlı, ud vendig ģ Ĥefeģinde fevĥ ĠldılĀģ. (66/a)

ıy mŝŚKüĥĥ ādĀn. (66/a)

ıy ĤŝŚS āı dĀ źyyūb-i źn ģŝye n ib olan Tob- neli. (66/a)

udĤŝ BegŚ Meģ ūm ve mĀ fūģ MĠll ĥŝnüñ mĀ āūl şĀ iģdleģinden. (65/a)

uģāŝŚ Ź niş-mend silkinden Āĥĥ mü’ellif ü mu Ānnifdüģ. (64/b)

ušāŝ: S āı dĀ em niyede müdeģģiĤ ĠlĀn PĀşĀ Ķeleāi. (66/b)

[M]

Memŝ ĶeleāiŚ u ĥdĀn Öģdek Memi. (1/a)

Mu iāāìŚ Sulš n Süleym n n Ā ģeĥleģi. (68/b)

(12)

‘Ö ģŝ: u ĥdĀn Leng. (63/a)

[P]

Pel ĤŝŚ Küĥĥ ā cinĤinden āiģ günde āiñ āeyĥ kiĥ āeĥ éden, Mevl n . (11/b)

PeģĥevŝŚ Ehl-i ‘ilm Ĥilkinden, Ālŝfe. (11/b)

Pey mŝŚ el- n Āçlı źmŝģ źfendiden mül zım ĠlĀn ēı-z de. (11/b)

Pŝģi PĀşĀŚ Sulš n Selŝm n Ā retlerine vezŝģ-i ‘Āž m ĠlĀn. (11/a)

Pŝģŝ PĀşĀŚRĀmĀ n o lı Begleģāeyi. (11/b)

[S]

Āā yŝŚ źdiģneli ullu Āyģe’d-dŝn démekle meşhūģ ĠlĀn Mevl n . (51/a)

āiģŝŚMeģ ūm ve mĀ fūģ v ‘iž Mevl n ‘AģĀāuñ ızı o lı. (53/b)

Āāū ŝŚŽüģef dĀn ‘Aādü’l-žĀģŝf démekle meşhūģ ĠlĀn. (50/a)

Ād yŝ BegŚ ud vendig ģ āendeleģinden Ĥiġ hiy n š yifeĤinden yeĥ eyü Ād yĀ m lik ĠlĀn. (54/a9

SĀ‘dŝ ĶeleāiŚ Müfĥŝ. (36/b)

Āf yŝŚ Erzel-i ‘ömģde fevĥ ĠlĀn. (53/b)

fŝŚCezeģŝ-z de Ĥım PĀşĀ mĀ lĀ -ı şeģŝfleģi. (52/a)

S eģŝŚ żūyendelikde ĥeģennüm ĥdĀ ġehlüv n-ı ‘ lem Edirneli hecc v. (41/a); Meģ ūm

Ā lı ındĀ mĀ āeģeĤin yĀġuġ āiģ d ne Ĥeģv ve āiģ d ne ā dem ve āiģ d ne şefĥ lū dikdüģüġ āu ıĥ‘Āyı mĀ āeģeĤine yĀzduģmış. (7/a)

S ŝŚSulš n B yezŝd na emŝģ-i mušģiā ĠlĀn S ŝ Beg āu şi‘ģe heģ kim ki nĀžŝģe deyüġ mĀ āūl

nĀžŝģe diyecek (ĠlıcĀ ) ĠluģĤĀ āiñ d ne filĠģi āĀ Ġnılmuş āiģ feģd gelüġ dĀ‘v édememüş zŝģ āu Āzelde çĠ ģevŝş çĠ göĤĥeģiş vĀģduģ. (37/a)

S likŝŚ ud vendig ģ āendeleģinden ġiy deleģden. (37/b)

S mi‘ŝŚ Edirneli. (35/b)

nŝŚ Be- yeĥ ĥ zece fevt olan Edirneli. (13/a)

nŝŚHüd vendig ģ bendelerinden C n Memi. (14/a)

nŝŚ Selefden. (14/a)

Āģģ fŝŚSulš n Me emmed nş ‘iģleģinden BuģuĤ lı. (50/b)

ĀvmŝŚ el- n İĤl māĠlda Ā f ĠlĀn BuģuĤĀlı RĀmĀ n Ķeleāi ism-i şeģŝfleģi RĀmĀ n olmĀ lĀ

(13)

SĀ‘yŝŚ Pŝģ. (36/a)

SĀ‘yŝŚ Sulš n B yezŝd nzĀm nındĀ ĤĀģ y v ceĤi olan. (40/a)

SeāzŝŚİĤl māĠllı fıž š yifeĤindenŻ ģiĤŝ-gūy. (35/a)

Seci‘ŝ ĶeleāiŚ Ź niş-mend cinsinden be- yeĥ genc fevĥ ĠlmuşlĀģ. (36/a) Seĥ yŝ: Beg. (36/a)

Sehì BegŚ S āı dĀ źģgene ‘im ģeĥine müĥevelli ĠlĀn Te kiģeĥü’ş-ŞuĀ‘ģ iāi. (17/b)

SehmŝŚ Bekd şŝ-z de. (41/a)

Sel mŝŚ S āı dĀ Sulš n B yezŝd na külliyeĥ ile ēı‘ĀĤkeģ ĠlĀn Mü’eyyed-z de ‘Aādu’ģ

-ģĀ mĀn Ķeleāi źfendi mĀ lĀ -ı şeģŝfleģi Sel mŝdüģ. ( 38/a)

Selŝ ŝŚ Rūmŝleģden u ĥ š yifeĤinden. (37/b)

Selm n źfendi: u ĥ š yifeĤinden mükemmel dŝv nı olan. (35/b)

en yŝ: Ehl-i ‘ilm Ĥilkinden. (13/b)

Seģ yŝŚ Rūm ilinde şehr-i SĀģ ydĀn olan Mevl n . (39/b)

SeģŝģŝŚMu ĀnnĀ‘ şi‘ģleģ diyen. (39/a)

Seydŝ BegŚ Sulš n Süleym n Ā ģeĥleģinüñ ev ilinde Niş ncı Beg olan. (40/b)

ıf ĥŝ: Edirneli ceģģ š yifeĤinden uĤĥĀ. (50/a)

Si ģìŚ Küĥĥ ā cinsinden İĤl māĠllı. (35/a)

Si ģŝŚS āı dĀ mĀ kemeK ĥiāi. (38/b)

Sin n ĶeleāiŚ Sulš n Selŝm n zĀm nındĀ Ş m ēıĤı iken defdeģ-d ģ ĠlĀn Yeg n o lı Sin n

Ķeleāi źfendi l-i ‘O m ndĀ Żen ģŝleģ Yeg n küllŝ mĀn ıālĀģdĀ meģĥeāeleģde Ġl gelmüşleģ. (37/a)

Sin n PĀşĀŚ źz n Sin n PĀşĀ eş-şehģ v ce PĀşĀ. (35/b)

Sin nŚ Küĥĥ ā š yifeĤinden k ĥiā. (39/a)

Siġ hŝ Beg: Siġ hiy ndĀn. (36/b)

Siģ cŝ Beg: Rūmŝleģüñ ket- üē Ĥı ĠlĀn eģā ā-ı ĥŝm ģdĀn. (41/b)

iy āŝŚ ŞuĀ‘ģ nuñ ümmŝĤinden. (13/b)

Sū’ lŝŚ S āı dĀ BuģuĤĀdĀ Sel šŝn ŝm mı ĠlĀn Ím m-z de. (40/a)

uā ŝ: el- nBuģuĤĀdĀ Āšŝā olan Sel ĥŝne. (53/b)

uā ŝŚ u ĥdĀn ekŝm Sin n o lı. (52/b)

(14)

un‘ŝ[Pŝģ] Ś Nec ĥŝ Beg mu iāleģinden rĀ meĥu’ll hi ‘Āleyhi. (53/a)

un‘ŝ: Beg. (50/a)

un‘ŝŚ Geliboludan şu‘Āģ nuñ a‘l ĤındĀn ĠlĀn. (50/a)

un‘ŝŚ S āı dĀ Begleģāegi Defter-d ģı olan Me emmed Beg. (50/a)

un‘ŝ: Sulš n Muģ d ş ‘iģleģinden üĤĥ d nĀ şŝ nedŝm ü žĀģŝf. (52/a)

SūzenŝŚ İgnecileģde Āyli üĤĥ d ĠlĀn. (39/a)

üāūĥŝ: źşģiāe āişiģmede ġehlüv n-ı ‘ lem olan. (13/b)

SücūdŝŚ S āı dĀ dŝv n k ĥiāi ĠlĀn. (36/b)

Süh yí BegŚ ud vendig ģ āendeleģinden Ĥiġ hiy n š yifeĤinden. (17/b)

SüģūģŝŚ Sulš n Mu šĀf Ā ģeĥleģine v ce olan żeliāĠlulı. (17/b)

Süģūģŝ-i ‘AcemŚ ŞĀģ ŝleģden RūmdĀ çĠ ĠlmışlĀģ. (17/a)

Süv ģŝ Beg: ud vendig ģ bendelerinden Ĥiġ hiy n š yifeĤinden. (38/b)

[Ş] ŞĀ‘ā nŚ Ālŝfe. (49/a)

Ş hŝ: Selef. (42/a)

Ş hŝŚ ŞĀģ ŝ. (42/a)

Ş hidŝŚ Selef. (45/a)

Ş hidŝ [Pŝģ]ŚSulš n öñinden źĤkişehiģli erzel-i ‘ömģe yeĥişen. (48/b)

Ş ‘iģŝ: Ehl-i ‘ilm Ĥilkinden Rūmŝleģden Mevl n . (42/b)

Ş kiģŝ Beg: Siġ hiy n š yifeĤinden. (43/a)

Ş mŝŚ Beg. (44/a)

Ş mŝŚ Beglerden iā-i liv ĠlĀn Ş mlı o lı Mu šĀf Beg. (45/b)

Ş nŝ: Ź niş-mend. (44/a)

Ş nŝŚ Küĥĥ ā š yifesinden Āyli ŻüģĤle mün Ĥebeti olan, BuģĤevŝ. (45/b)

Ş vuģŚ Nec ĥŝ Beg mu iāleģinden Ş vuģ Beg démekle şöhģeĥ šuĥĀn. (44/a)

Şeā āŝŚNec ĥŝ Beg-ile hem-‘Ā ģ ĠlĀn. (45/a)

ŞehdŝŚCem Sulš nĀ defter-d ģ ĠlĀn Ş hidŝnüñ o lı. (44/a)

Şem‘ŝŚBe yeĥ ‘ilm-i şi‘ģde eylikle [iyilikle] şöhģeĥ šuĥĀn Vef -z de ōfŝleģinden. (48/b)

(15)

ŞemĤŝŚ İĤfendiy ģ neslinden Ĥiġ hŝ Ġ lĀnlĀģı Ā ĀĤı iken Ş m vil yeĥine Beglerbegi olan ŞemĤŝ

PĀşĀ ‘ömüģleģi āeģ-mezŝd ĠlĀ. (46/b)

ŞemĤŝŚA Ā. (10/b)

ŞemĤŝŚ Al-i Żen ģŝden Sulš n Selŝm n Ā ģeĥleģine üģmeĥ ve ‘izzeĥ āiģle defĥeģ-d ģ ĠlĀn

BuģuĤĀlı. (46/a)

ŞemĤŝŚBĀ d dŝ. (48/b)

ŞemĤŝŚĶĠ mĀ‘ ģifde yedi olan BuģuĤĀlı Ā f. (46/b)

ŞemĤŝŚS āı dĀ BuģuĤĀyĀ ēı ĠlĀn ŞemĤŝ-i źdv ģŝ démekle şöhģeĥ šuĥĀn ĀģĀ ŞemĤŝ Ā ģeĥleģi

‘ilm-i mūĤŝ ŝye nice ģiĤ leleģivĀģduģ déģleģ. (46/a)

ŞemĤìŚSulš n Muģ duñ ş ‘iģleģinden Nedŝm. (43/b)

Şev ŝ: el- n Āģ ā ĥ muģ dındĀ ĠlĀn d niş-mend. (42/b)

Şev ŝŚ Sulš n Bey zŝd Ā ģeĥleģinün mĀ āūl k ĥiāleģinden k ĥiā. (45/b)

Şey ĶeleāiŚ Meş yi den. (47/a)

Şey ŝŚ źş-şehģ ĶĀ şıģcı. (15/a)

Şey ŝŚ ükem š yifeĤindenSulš n Muģ d H n zi ş ‘iģleģinden uĤģev ü Şŝģŝn mü’ellifi ĠlĀn meģ ūm ve mĀ fūģżeģmiyĀnlı Mevl n . (BĀşlık 41/b- gazel 48/a)

Şey -z de: Selefden. (48/a)

Şif yŝ: el- nSulš n Me emmed nHĀ ģeĥleģinüñ āŝm ģ- neĤine ekŝm āĀşı olan Mevl n . (49/a)

Şih āŝ BegŚ Mevl n NĀžmŝnüñ ş kiģdi ĠlĀn. (49/a)

Şik ģŝŚ v ce. (48/b)

Şŝģ zŝŚ‘Acem ululĀģındĀn ek eģ ev ĥın RūmdĀ geçiģen. (45/a)

ŞŝģŝŚ źģā ā-ı Tŝm ģdĀn. (49/b)

Şŝģŝ BegŚSulš n Selŝm na vezŝģ olan Hersek o lınuñĠ lı iā-liv . (43/a)

Şū ŝ-i Selef: Sulš n Me emmed ndevģinde gelen u ĥ š yifeĤinden. (47/a)

Şuhūdŝ: ĶĠ mĀ‘ ģifeĥe m lik iken ĥ zeliginde Ālendeģlig i ĥiy ģ éden. (47/b)

ŞükģŝŚ ud vendig ģ üĤĥ dlĀģındĀn BuģuĤĀlı zerger16źmŝģüñ o. (43/b)

ŞükģŝŚKüģdiĤĥ nlı. (43/b)

ŞükģŝŚSinĠāŝ. (43/b)

ŞükūfŝŚŹ niş-mend silkinden BuģuĤĀlı v ce SĀcĀ -z de démekle meşhūģ olan. (42/a)

(16)

[T]

Taā‘ŝŚ Ź niş-mend silkinden. (12/b)

ŠĀāŝāŝŚ‘İlm-i šıādĀn yedi ĠlĀn ükem dĀn. (55/b)

T cŝ BegŚ Niş ncı CĀf‘eģ Begüñ pederi. (12/a)

T cŝ: BuģuĤĀlı mü‘e ŝn, Ālŝfe. (12/b)

Š li‘ŝŚ Sulš n Selŝm n zĀm nındĀn yeñiçeģi k ĥiāi iken KĀ‘āe-i Şeģŝfe giderken fevt olan

meģ ūm ve mĀ fūģ. (55/a)

ŠĀģŝ ŝŚ ŠĀģŝ -i ‘ilmde iken fevĥ ĠlĀn, Ālŝfe. (55/a)

ŠĀv fŝŚ Bir Āç keģģe KĀ‘āe-i şeģŝfi šĀv f éden, Ālŝfe. (56/a)

Temenn yŝŚ Mec ūā ıĤmındĀn. (13/a)

TŝģŝŚO çı-z de. (13/a)

Tüģ āŝŚ Ālŝfe. (12/a)

[U-Ü]

‘UlvŝŚ Sulš n Muģ dĀ Sulš n Me emmed nş ‘iģleģinden. (58/a)

U ūlìŚ Şey Ìāģ hìm Ā ģeĥleģinüñ mĀ āūlleģinden. (1/a)

ÜmŝdìŚ Ź niş-mend silkinden İĤl māĠllı. (5/b)

ÜnĤŝŚ S āı dĀ mu šĀ‘ ĥ k ĥiāleģinden BuģuĤĀlı. (1/a)

[Y-Z]

YeĥŝmŚ ‘Alŝ Ķeleāi. (15/b)

Ā‘ŝfŝ ĶeleāiŚ cı-z de démekle meşhūģ, ismi Mu Āmmed vĀšanı żeliāĠlı meģ ūm Sulš n

Muģ d Āz lĀģın āiģ niçe āiñ āeyĥle nĀžmeĥmişlerdüģ āu eāy ĥ ĀnlĀģuñduģ. (54/b)

Āmŝģŝ [ v ce]: ‘İlm-i Ā f dĀ ve ģemilde ‘ilm-i Āmŝģde ġehlüv nlı eyleyen. (54/a)

(17)

SONUÇ

Mecmuanın biyografik bilgilerine bakıldığında şairlerin doğdukları ve vefat

ettikleri yer, mensup olduğu soy ve babalarının adı gibi çeşitli konularda bilgilerin olduğu

görülür. Bu bilgilerden hareketle dönem içerisindeki şairlerin hayatları hakkında bilgiler

elde edilmiş olunur. Diğer yandan “antoloji” şeklinde düzenlenmiş bu mecmualar

döneminin nasıl bir edebi zevke sahip olduğunu gösterir. Mecmua yazıldığı asır itibariyle

‘şairler menbaı’ sayılabilecek bir dönemi kapsamaktadır. Mecmuadaki b

ilgiler

de doğruluk

açısından inceleme kısmında da yer aldığı

üzere hatalar olsa da hiçbir yerde kaydına

rastlanmayan şairlerin yer alması açısından önemlidir (‘Alâyî Bey, ‘Anî, Âsâfî Bey, Savmî,

Tavâfî, Ünsî, Şâkirî Bey

,

Hazânî Bey, Halîsî Bey

gibi şairler bunlardan bir kaçıdır).

Dönem içerisinde meşhur olan şairlerin ağırlıkta olduğu bu mecmua edebiyat tarihine

bilinmeyen şairler ve bilinen şairlerle ilgili çeşitli bilgilerle katkı sağlayacaktır. Bu ve

bunun gibi özellikle ‘klasik dönemlerden’ sayılacak zamanın şiirlerini barındıran orijinal

nitelikteki mecmu

alar yayınlandıkça Osmanlı edebiyat tarihi araştırmacılarına daha da

yardımcı olacaktır

.

KAYNAKÇA

AYNUR,

Hatice, “Cumhuriyet dönemi divan şiiri antolojileri”,

Eski Türk Edebiyatı

Çalışmaları 3, Eski Türk Edebiyatına Modern Yaklaşımlar II.

(27 Nisan 2007

Bildiriler),

Haz. Hatice Aynur vd., İstanbul,

2012.

AYNUR, Hatice,

15. yy. Şairi Çâkerî ve Divanı

,

Boğaziçi Üniversitesi Yayınları,

İstanbul

,

Kasım 1999

.

ÇAVUŞOĞLU

.

Mehmed, “Bâkî”,

C. 4,

Diyanet İslam Ansiklopedisi. (DİA)

,

İstanbul,

1991, s. 537-540.

ERGUN,

Sadettin Nüzhet,

Türk Şairleri

,

[

yĀyınlĀndığı yeģ ve yĀyın ĥĀģihi āelli değil

]

C.

3.

GIYNAŞ

,

Kamil Ali, “Şiir Mecmuaları Hakkında Yapılan Çalışmalar Bibliyografyası”

Selçuk Üniversitesi

-

Edebiyat Fakültesi Dergisi

,

Sayı: 25,

2011, s. 245-260.

İZ

, Fahir,

Eski Türk Edebiyatında Nazım

-1

, Ankara, Akçağ,

1999.

KILIÇ

,

Atabey, “Mecmûa tasnifine dair”,

Eski Türk Edebiyatı Çalışmaları

VII

Mecmua: Osmanlı edebiyatının kırkambarı,

Haz.: Hatice AYNUR ve öte.

İstanbul, TURKUAZ,

2012, s. 75-96.

KILIÇ

, Filiz,

Âşık Çelebi Meşâ‘irü’ş

-

Şu‘arâ

, İstanbul Araştırmaları Enstitüsü, 3 c

, 2010,

İstanbul.

KÜÇÜK

, Sabahattin,

Bâkî Divanı

,

TDK, Ankara, [2. Baskı.]

, 2011.

(18)

PAKALIN, M. Zeki,

Osmanlı Tarih Deyimleri ve Terimleri Sözlüğü

,

. 3 c. MEB,

İstanbul

, 1983.

ŞENTÜRK

, Ahmet Atilla-

BOŞDURMAZ Nurcan

,

Molla Aşkî

-Divan

, YKY, 2012.

ZÜLFE

,

Ömer, “Biyografik Bilgiler Açısından İki Nazire Mecmuası”,

Uluslararası

Sosyal Araştırmalar Dergisi

, C

. 4, Sayı: 18,

Yaz 2011, s. 151-169.

Referências

Documentos relacionados

Daha önce yayımlanan Çankaya Belediyesi monografisi ile Keçiören Belediyesi için yapılan bu çalışma arasında daha geniş kapsamlı bir karşılaştırma ayrıca yapılacak

Köprülü‟nün bu eserlerinin yayınlanmasından sonra, Türkî -i Basît Hareketi , Türk dili ve edebiyatı tarihi hakkında gerçekleĢtirilen genel çalıĢmaların

Edebiyatımızda sevgilinin güzellik unsurlarını konu edinen eser yazma geleneği hakkında bilgi verdikten ve Kâbilî‟nin mecmuasını kısaca tanıttıktan sonra söz

Örneğin, Muhteşem Yüzyıl Edebiyatı başlığı altında divan şairlerini ele alırken; bir şair için divan tertip etmenin önemine ve mürettep divan hususiyetlerine de

Filiz KILIÇ’ın ana çalışma konusu her ne kadar eski Türk edebiyatı olsa da biz bu sayıda hocamız için yazı göndermek isteyen tüm Türkoloji sevdalılarına

1991 tarihli Ders Geçme ve Kredi Sistemine uygun olarak hazırlanmıĢ olan öğretim programında Türk Dili ve Edebiyatı dersleri, Edebiyat, Türk Dili ve Kompozisyon

(Bu yazının özeti, 24 -26 Mayıs 2004 tarihleri arasında Dil ve Tarih - Coğrafya Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümünce düzenlenen “II. Dil ve Edebiyat

‛ir de son zamanlarda İmgeci Toplumcu Şiir sloganıyla kaba toplumcu, toplumcu gerçekçi, sosyalist gerçekçi sanat olarak adlandırılan ama &lt;iirin olmazsa olmazı olan