• Nenhum resultado encontrado

Sultan Başak.pdf - Bartın Üniversitesi Kurumsal Akademik Arşivi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2023

Share "Sultan Başak.pdf - Bartın Üniversitesi Kurumsal Akademik Arşivi"

Copied!
123
0
0

Texto

Bu uzun ve zorlu süreç; Problem çözme becerilerimi geliştirdiğini ve matematik okuryazarlığı konusunda farkındalığımı arttırdığını, kişisel ve profesyonel hayatımda kullanabileceğim birçok beceriyi geliştirmemi sağladığını düşünüyorum. Araştırmanın amacı; Bu çalışmanın amacı yetişkinlerin matematik okuryazarlığı ve problem çözme beceri düzeylerine ilişkin öz yeterlik düzeylerini ortaya çıkarmak, aralarındaki ilişkiyi incelemek ve cinsiyet, eğitim düzeyi, yaş ve gelir düzeyi gibi değişkenleri dikkate almaktır. Yetişkinlerin problem çözme becerilerinin cinsiyet, yaş ve aylık gelir düzeyine göre anlamlı farklılık göstermediği ancak eğitim düzeyine göre anlamlı farklılık gösterdiği görülmüştür.

Sorunların çözümü sürecinde; Kadınların erkeklere göre daha az özgüvenli bir yaklaşıma sahip oldukları, mezunların ise ilkokul mezunlarına göre daha az aceleci bir yaklaşıma sahip oldukları belirlendi. 31-40 yaş arası yetişkinlerin, 20-30 yaş arası yetişkinlere göre problem çözme sürecinde daha az kaçınmacı yaklaşım sergiledikleri belirlendi. Yetişkin matematik okuryazarlığı öz-yeterlik düzeyi ile problem çözme becerileri arasında orta düzeyde pozitif bir ilişki olduğu tespit edilmiştir.

Yeterli matematik bilgisine ve problem çözme becerisine sahip bireyler yetiştirmek; Yetişkin eğitimi yaşam boyu öğrenme çerçevesinde güncellenmelidir. NCTM: Uluslararası Matematik Öğretmenleri Konseyi OECD: Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Teşkilatı ÖSYM: Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi OP: Problem Çözme.

GİRİŞ GİRİŞ

Araştırmanın Amacı

Araştırmanın Önemi

Matematik okuryazarlığı düzeyi arttıkça matematik yeterliliği de artacak; Bu nedenle matematik okuryazarlığının artırılması gündeme alınması gereken eğitim hedeflerinden biridir. Yetişkinlerin matematik okuryazarlığına ilişkin öz yeterlik düzeylerine ilişkin bilgi; Bu onların matematik becerilerini hayatlarında daha etkili kullanmalarına yardımcı olabilir. Ayrıca yetişkinlerin problem çözme beceri düzeyleri belirlenerek gerekli eğitimleri alabilmeleri için farkındalık oluşturulabilir.

Matematik okuryazarlığı ile problem çözme becerisini bir arada ele alan çalışmaların olmaması ve yetişkinleri değerlendiren çalışmaların az olması nedeniyle;

Problem Cümlesi

Yetişkinlerin matematik okuryazarlığına ilişkin öz yeterlik düzeylerine ilişkin bilgi; Bu onların matematik becerilerini hayatlarında daha etkin kullanmalarına katkı sağlayabilir.Matematik okuryazarlığı öğrenciler, öğretmen adayları ve öğretmenler üzerinde araştırılmış ancak yetişkinler üzerinde araştırılmamıştır. Matematik okuryazarlığı ile problem çözme becerisini bir arada ele alan çalışmaların olmaması ve yetişkinleri değerlendiren çalışmaların az olması nedeniyle; .. Bu araştırmanın literatüre katkı sağlayacağı düşünülmektedir. Yetişkinlerin matematik okuryazarlığı öz-yeterlik düzeyleri ile problem çözme becerileri arasında anlamlı bir ilişki var mıdır?

Sayıltılar

Sınırlılıklar

Tanımlar

Bu bölüm yaşam boyu öğrenmeyi, matematik yeterliliğini, matematik okuryazarlığını, problem çözmeyi ve ilgili araştırmaları kapsar. Önceki dönemlerde yaşam örgün eğitimle sürdürülebiliyorken, günümüzde gelişmelerin hızla ilerlemesi nedeniyle örgün eğitim sonrası mesleki gelişimi destekleyen eğitimler bir zorunluluk haline gelmiştir (Ültanır ve Ültanır, 2005). Bu kavram halen düşünülmekte ve tartışılmakta olup, Avrupa Birliği'ne üye ülkeler yaşam boyu öğrenme olgusunu eğitime dahil etmeye çalışmaktadır.

Örgün, yaygın, yetişkin eğitimi, mesleki eğitim, halk eğitimi kursları ve yaşam boyu öğrenme uygulamaları (Beycioğlu ve Konan, 2008). Yaşam boyu öğrenmenin dört biçimi vardır; Mesleki yaşamda rastlantısal veya bilinçli öğrenmeyi de içeren işyeri odaklı öğrenme, ileri mesleki eğitim, çift ana dal, diğer alanlardan diploma alma gibi durumları da içeren yapılandırılmış ileri eğitim ve kendi kendine öğrenmedir (Erdoğan ve Toprak, 2012).

Bireyin ekonomi ile ilgi kurumlarla ve iş dünyasıyla demokratik ilkeler ve insan hakları çerçevesinde güçlü bağlar kurması sağlanmalıdır

Her türlü eğitim etkinliğinde hayat boyu öğrenmenin uygulanmasına ve devam ettirilmesine önem verilmelidir

Hayat boyu öğrenme; bireysel farkları gözetmeli, bireyin sosyal, kültürel, ihtiyaç ve ilgilerine uygun eğitim süreci olmalıdır

Hayat boyu öğrenme bireyselliği esas alarak kişilerin eğitim, öğretim ve kişisel gelişmelerine uygun danışma ve rehberlik süreçleri sunmalıdır

Hayat boyu öğrenme sürekliliği için fırsat eşitliği sağlanmalıdır

Her alanda hayat boyu öğrenmenin boyutlarına yönelik olumlu tutumların geliştirilmesi ve karşılaşılabilecek engellerin azaltılması için gerekli koşullar

  • Yetişkin Eğitimi

Yaşam boyu öğrenmenin üç bileşeni vardır; Birinci katman örgün, yaygın ve deneyimsel öğrenmelerden, ikinci katman kişisel, sosyal ve mesleki gelişimden, üçüncü katman ise bireyin yaşam boyu öğrenme sürecini etkileyen faktörlerden oluşuyor; Beceri, yeterlilik, yaş, motivasyon, tutum, kültürel yapı, rol model, eğlenerek öğrenme, deneyim, ekonomi, politika, bilgi ve iletişim teknolojileri (BİT) ve okuryazarlıktan oluşur (Günüç vd., 2012). Yaşam boyu öğrenme becerilerinin kullanılabilmesi ve geliştirilebilmesi için öğrencilerin gerekli bilişsel, duyuşsal ve davranışsal becerileri ilkokulda kazanmaları gerekmektedir. Yetişkin eğitimi, bireyin sosyal yaşamını ve kültürel birikimini olumlu yönde etkileyecek, vatandaşlık bilinci kazandıracak özelliklere sahip olmalıdır.

Yaşam boyu öğrenme becerilerinin yaşam boyu kullanılabilmesi ve geliştirilebilmesi için ilköğretimde öğrencilere yaşam boyu öğrenmenin gerektirdiği bilişsel, duyuşsal ve davranışsal yeterliliklerin kazandırılması gerekmektedir. Yaşam boyu öğrenme ihtiyacını karşılayacak niteliklere sahip kişiler; Daha mutlu ve özgüvenli olurlar (Budak, 2009). Üniversiteler; Öğrencilere bilgi, beceri ve yeterlilikler kazandırmanın yanı sıra, mezuniyet sonrasında güncellenebilecek bilgiye nasıl ulaşacağını bilen, yaşam boyu öğrenen bireyler yetiştirmek de amaç olmalıdır (Coşkun ve Demirel, 2012).

1990'lı yıllarda küreselleşmenin eğitime olan ilgisi sonucunda; Yetişkin eğitimi ile ilgili araştırmaların azalması ve yaşam boyu öğrenme araştırmalarına artan vurgu sonucunda yetişkin eğitimi; Yaşam boyu öğrenme kapsamında değerlendirilmeye başlanmıştır (Kaya, 2014). Yetişkin eğitimi; İşyerleri, sürekli eğitim uygulamaları, açık öğretim kurumları, mesleki eğitim kursları ve halk eğitim merkezleri gibi yaygın eğitim ortamlarında gerçekleşir (Koç, Taş, Özkan ve Yılmaz, 2009).

Şekil 2. 1:  Hayat boyu öğrenmenin bileşenleri
Şekil 2. 1: Hayat boyu öğrenmenin bileşenleri

Deneyim: Öğrenmelerinde kaynak olarak tecrübelerini kullanırlar

Öğrenmeye hazır olma: Yetişkinler hayat kalitelerini artırmak için gerekli bilgi ve becerileri öğrenmek ister

Öğrenme yönelimi: Bilgi aktarımlı öğretim programını değil; öğrenen ve problem merkezli öğretim programını tercih ederler

  • Matematik Yeterliği

Herkesin temel eğitim sürecinde matematik konusunda yeterli bilgi ve beceriyi kazanarak matematik okuryazarı olması ve YBÖ sürecinde aktif olması beklenmektedir (Ersoy, 2003). PIAAC, 16-65 yaş arası yetişkinlerin sosyal ve mesleki yaşamlarında sahip olması gereken sayısal becerileri tanımlar; Matematiğe ihtiyaç duyduğunda matematik bilgi ve becerilerini kullanarak gerçek hayattaki problemlerin üstesinden gelmek olarak tanımladı. Matematiksel yeterliliklerin artırılması her yaştan bireyin ve matematik eğitiminde en önemli rolü oynayan öğretmenlerin hedefi olmalı; Mesleki bilgi ve becerilerini geliştirmeli ve yeterli seviyeye ulaşmalıdırlar.

Öğrencilerin gerçek hayat problemlerini ve matematik problemlerini en etkili şekilde çözme süreçlerini geliştirmelerini ve farklı bakış açıları kazanmalarını amaçlamaktadır (MEB, 2018). Matematik derslerinde öğrencilerin konular arasında güçlü bağlantılar kurabilmeleri ve günlük hayatta karşılaştıkları gerçek hayat problemlerine çözüm üretebilmeleri durumunda olumlu tutum geliştirmeleri ve problem çözme becerileri kazanmaları mümkündür. Okuryazarlık, bireyin amacına ulaşması için gerekli bilgi ve becerileri geliştirmek amacıyla çeşitli kaynaklardan gelen bilgileri anlama ve kullanma yeteneğidir (OECD, 2016b).

Yaşam boyu öğrenen, bilgi, beceri ve yeterliliklere sahip bireyler yetiştirmek amacıyla araştırmalar yapan PISA projesi ile okuma, fen ve matematik gibi çeşitli okuryazarlıklar; Problem çözme gibi çeşitli beceriler üzerinde çalışılmaktadır (Akyüz ve Pala, 2010). Bilgi toplumu olma yolunda kadın ve yetişkinlerin yanı sıra çocuk ve gençlerin de temel bilgi ve becerileri kazanmalarına yönelik etkinlikler düzenlenmelidir.

Şekil 2.2. ‘de yeterlik kavramının bileşenleri verilmiştir. O halde matematik yeterliği;
Şekil 2.2. ‘de yeterlik kavramının bileşenleri verilmiştir. O halde matematik yeterliği;

Matematiksel düşünme ve akıl yürütme: Matematiği sorgulayıp matematiksel kavramları anlayıp kullanabilmek

Matematik problemlerini çözme sürecinde matematiğin kullanılması ve sonuç elde edilmesi, kişinin gerçekte karşılaştığı problemleri çözme sürecinde seçeneklerini değerlendirmesine ve en uygun çözüme ulaşmasını sağlar.

Matematiksel tartışma: Delil ve ispatların matematiksel yönünü görüp tartışma sürecini takip ederek değerlendirme yapabilmek. Ayrıca sezgisel yaklaşabilmek ve

Matematiksel İletişim: Kendini sözlü, yazılı ve görsel biçimde dışa vurabilmek ve bir başkasının yaptığı işi anlayabilmek

Modelleme: Gerçekliği matematiksel yapılara dönüştürebilmek, hazırlanan modellerin gerçekliğini değerlendirebilmek, analiz etmek

Problem kurma ve çözme: Çeşitli yöntemlerle problem kurmak ve strateji kullanarak problem çözmek

Matematiksel temsil: Nesne ve olayların farklı temsil biçimlerini tanımak ve

Sembol: Matematiksel dil ve sembolleri kullanabilmek

Teknoloji ve alet: Gereken durumlarda teknoloji ve aletler kullanarak matematiksel süreci ilerletmek

  • Problem
  • İlgili Araştırmalar
    • Matematik Okuryazarlığı ile İlgili Araştırmalar
    • Problem Çözme İle İlgili Araştırmalar

Matematik eğitiminin amaçlarından biri de bireyi matematiksel düşünme, muhakeme etme, eleştirel düşünme ve problem çözme becerileriyle güçlendirmek olmalıdır. Öğrencilerin matematik okuryazarı ve problem çözme becerisi gelişmiş bireyler olabilmeleri için; Ailelerin bilinçlendirilmesi ve öğretmenlerin mesleki gelişimlerinin izlenmesi gerekmektedir. Karşılaştığı sorunları nasıl çözeceğini bilen yetenekli bireyler yetiştirmek için çocukluk döneminde problem çözme becerisinin kazanılması gerekmektedir.

Aile işlevselliğinin problem çözme boyutu ile matematik başarısı arasında anlamlı bir ilişki bulunmuştur (Karaağaç ve Erbay, 2015). Öğrenciler gerçek yaşam problemlerini çözerken rutin problem çözme stratejilerini kullanırlar ve rutin problemleri çözmede başarılı olurlar. Akyüz ve Pala (2010), “PISA 2003 sonuçlarına göre öğrenci ve sınıf özelliklerinin matematik okuryazarlığı ve problem çözme becerilerine etkisi” başlıklı çalışma.

Karahan'ın (2018) “Lise Öğrencilerinin Problem Çözme Becerileri ve Yaşam Doyumları Üzerine Araştırma” başlıklı çalışmasında; Problem çözme becerilerini düşük algılayan öğrencilerin yaşam doyumlarının düşük olduğu görülmüştür. Matematik puanı yüksek olan öğrencilerin problem çözme becerilerinin daha yüksek olduğu ve PS sürecinde farklı stratejileri bir arada kullanarak çözümleri açık ve net bir şekilde ifade edebildikleri görülmüştür. Araştırma sonucunda problem çözme becerilerinin cinsiyete göre farklılık göstermediği, PSI kaçınma alt boyutuna göre kız öğrencilerin problem çözme becerilerinin daha yüksek olduğu belirtildi.

Araştırma sonucunda öğretmenlerin problem çözme becerilerini öğretme öz yeterlik düzeyleri yüksek bulunmuş ve öğrencilerin problem çözme becerilerine olan inançlarının yüksek olduğu görülmüştür. Sezen ve Paliç'in (2011) “Lise Öğrencilerinin Problem Çözme Algılarının Belirlenmesi” başlıklı çalışmasında; PS becerileri sınıflara göre değişmese de kız ve erkek öğrencilerde cinsiyete göre farklılık gösterdiği bulunmuştur. Sezgin (2011), 168 öğretmenin katıldığı “Problem Çözme Becerilerinin Geliştirilmesi Ölçeği” adlı çalışmasında öğretmen ve öğrencilerin problem algılarının matematik problemleriyle sınırlı olduğunu ortaya koymuştur.

Sınıf düzeyi değişkenine göre birinci sınıf öğrencilerinin problem çözme becerilerinin son sınıf öğrencilerine göre daha yüksek olduğu, problem çözme becerilerinin cinsiyete göre farklılaşmadığı belirtildi. Eroğlu'nun (2001) "Ailenin Çocukların Problem Çözme Becerilerinin Gelişimine Etkisi" başlıklı çalışmasına Sakarya'daki bir ilkokuldan 107 veli katılmıştır. Anne-baba tutum ve davranışlarının, eğitim durumunun ve gelir düzeylerinin öğrencilerin problem çözme becerilerini geliştirmede etkili olduğu sonucuna varılmıştır.

Tablo 2.1: PISA 2015 Ulusal Raporu’na göre MOY
Tablo 2.1: PISA 2015 Ulusal Raporu’na göre MOY

YÖNTEM YÖNTEM

Araştırma Modeli

Evren ve Örneklem

Verilerin Toplanması ve Ölçme Araçları

  • Matematik Okuryazarlığı Öz yeterlik Ölçeği
  • Problem Çözme Envanteri (PÇE)

Özgen ve Bindak (2008) tarafından geliştirilen "Matematik Okuryazarlığı Özyeterlik Ölçeği" matematik okuryazarlığı özyeterlik inançlarını ölçmeyi amaçlayan beşli Likert tipinde 4'ü olumsuz olmak üzere toplam 25 maddeden oluşmaktadır. Problem çözme düzeylerini belirlemek amacıyla Heppner ve Peterson (1982) tarafından geliştirilen ve Şahin, Şahin ve Heppner (1993) tarafından Türkçeye uyarlanan Problem Çözme Envanteri kullanılmıştır. Envanterdeki katılımcıların davranışlarının sıklığını ölçme seçenekleri; “Her zaman böyle davranırım (1)”, “Sık sık böyle davranırım (2)”, “Sık sık böyle davranırım (3)”, “Bazen böyle davranırım (4)”, “Nadiren böyle davranırım” (5)”.

Kendine güvenen yaklaşımıyla sorunu çözebilecek bilgi ve beceriye sahip olduğuna inanır.

Verilerin Analizi

Korelasyon katsayısı +1 ile -1 arasında değerler alır; Elde edilen katsayının pozitif olması her iki değişkende de artış olduğunu göstermektedir. Katsayı +1 veya -1 ise değişkenler arasında çok güçlü bir ilişki olduğu, 0 ise değişkenler arasında ilişki olmadığı anlamına gelir. Katsayı; 0,70'ten büyük bir değer değişkenler arasında yüksek düzeyde korelasyona, 0,30 ile 0,70 arasında bir değer orta düzeyde bir korelasyona, 0,30'un altındaki bir değer ise zayıf bir korelasyona işaret etmektedir (Büyüköztürk vd., 2016).

MLQ, PSI ve alt boyutlarının çarpıklık ve basıklık katsayıları incelenmiş ve normalliğe ulaşıldığı sonucuna varılmıştır (p>0,05).

Tablo 3.1: Araştırma verilerinin normalliğine ilişkin betimsel istatistikler  N  Ortalama  Medyan  Skewness  Kurtosis
Tablo 3.1: Araştırma verilerinin normalliğine ilişkin betimsel istatistikler N Ortalama Medyan Skewness Kurtosis

BULGULAR BULGULAR

  • Yetişkinlerin Demografik Özelliklerine İlişkin Bulgular
  • Demografik Değişkenlere Göre Yetişkinlerin Matematik Okuryazarlığı Öz yeterlik Düzeylerine İlişkin Bulgular Düzeylerine İlişkin Bulgular
    • Yetişkinlerin Matematik Okuryazarlığı Öz yeterlik Düzeylerinin Cinsiyete Göre Farklılığı Göre Farklılığı
    • Yetişkinlerin Matematik Okuryazarlığı Öz yeterlik Düzeylerinin Eğitim Düzeyine Göre Farklılığı Düzeyine Göre Farklılığı
    • Yetişkinlerin Matematik Okuryazarlığı Öz yeterlik Düzeylerinin Yaşa Göre Farklılığı Farklılığı
    • Yetişkinlerin Matematik Okuryazarlığı Öz yeterlik Düzeylerinin Gelir Düzeyine Göre Farklılığı Düzeyine Göre Farklılığı
  • Yetişkinlerin Problem Çözme Beceri Düzeylerine İlişkin Bulgular
  • Demografik Değişkenlere Göre Yetişkinlerin Problem Çözme Beceri Düzeylerine İlişkin Bulgular İlişkin Bulgular
    • Yetişkinlerin Problem Çözme Beceri Düzeylerinin Eğitim düzeyine Göre Farklılığı Farklılığı
    • Yetişkinlerin Problem Çözme Beceri Düzeylerinin Yaş Aralığına Göre Farklılığı Farklılığı
    • Yetişkinlerin Problem Çözme Beceri Düzeylerinin Gelir Düzeyine Göre Farklılığı Farklılığı
  • Yetişkinlerin Matematik Okuryazarlığı Öz yeterlik Düzeyleri İle Problem Çözme Becerileri Arasındaki İlişkiye İlişkin Bulgular Becerileri Arasındaki İlişkiye İlişkin Bulgular
    • Yetişkinlerin matematik okuryazarlığı öz yeterlik düzeylerinin cinsiyete göre farklılık gösterip göstermediğine ilişkin tartışma farklılık gösterip göstermediğine ilişkin tartışma
    • Yetişkinlerin matematik okuryazarlığı öz yeterlik düzeylerinin eğitim düzeyine göre farklılık gösterip göstermediğine ilişkin tartışma düzeyine göre farklılık gösterip göstermediğine ilişkin tartışma
    • Yetişkinlerin matematik okuryazarlığı öz yeterlik düzeylerinin yaşa göre farklılık gösterip göstermediğine ilişkin tartışma farklılık gösterip göstermediğine ilişkin tartışma
    • Yetişkinlerin matematik okuryazarlığı öz yeterlik düzeylerinin gelir düzeyine göre farklılık gösterip göstermediğine ilişkin tartışma göre farklılık gösterip göstermediğine ilişkin tartışma
    • Yetişkinlerin problem çözme becerilerine ilişkin tartışma
    • Yetişkinlerin matematik okuryazarlık öz yeterlik düzeyleri ile problem çözme becerileri arasındaki ilişkiye ilişkin tartışma becerileri arasındaki ilişkiye ilişkin tartışma
  • Öneriler

Yetişkin problem çözme becerileri; Cinsiyete, eğitim düzeyine, yaşa ve aylık gelir düzeyine göre farklılık olup olmadığının tartışıldığı bölümdür. Araştırmanın bu bölümünde yetişkinlerin problem çözme becerileri ile matematik okuryazarlığı öz-yeterlik düzeyleri arasında bir ilişkinin olup olmadığı ve hangi yönde bir ilişkinin olduğu incelenecektir. Matematik okuryazarlığı özyeterliği ile temel araştırma problemi olan problem çözme becerisi arasındaki ilişki değerlendirilmektedir.

Arkan (2011) yaptığı araştırmada öğretmenlerin problem çözme becerilerini öğretme özyeterlik düzeylerinin yüksek olduğu sonucuna varmıştır. Yetişkinlerin problem çözme becerilerinin eğitim düzeyine göre farklılaşıp farklılaşmadığının tartışılması. Gültekin (2006) problem çözme becerisinin; Arkan (2011) problem çözme becerilerinin sınıf düzeyine göre anlamlı farklılık gösterdiğini belirtmiştir.

Yetişkinlerin problem çözme becerilerinin gelir düzeyine göre farklılık gösterip göstermediğinin tartışılması. Yetişkinlerin matematik okuryazarlığı öz-yeterlik düzeyleri ile problem çözme becerileri arasında orta düzeyde pozitif bir ilişki bulunmuştur. Matematik okuryazarlığı öz-yeterlik düzeyi ile problem çözme becerisi arasındaki ilişkiyi görmek için korelasyon analizi yapılmıştır.

Yetişkinlerin problem çözme becerilerinin cinsiyet, yaş, aylık gelir gibi değişkenlere göre anlamlı düzeyde farklılaşmadığı ancak eğitim düzeyine göre anlamlı düzeyde farklılaştığı bulunmuştur. Yetişkinlerin matematik okuryazarlığı ve problem çözme becerilerine ilişkin öz-yeterlik düzeylerini belirlemeye yönelik daha büyük çalışma grupları ile çalışmalar yapılabilir. Gelecek çalışmalarda yetişkinlerin matematik okuryazarlığı ve problem çözme becerilerine ilişkin öz yeterlik düzeyleri farklı değişkenler açısından incelenebilir.

Öğretmen adaylarının inanç düzeyleri ve problem çözme becerileri üzerine bir araştırma (Kastamonu ili örneği).

Tablo 4.3: Araştırmaya katılan yetişkinlerin yaşları
Tablo 4.3: Araştırmaya katılan yetişkinlerin yaşları

Matematik Okuryazarlığı Öz yeterlik Ölçeğinin Kullanım İzni

Yüksek Lisans: Bartın Üniversitesi, Eğitim Bilimleri Enstitüsü, Hayat Boyu Öğrenme Anabilim Dalı, Tezli Yüksek Lisans (2016–.

Imagem

Şekil 2. 1:  Hayat boyu öğrenmenin bileşenleri
Şekil 2.3: Pratikte matematik okuryazarlığı
Tablo  2.1.  incelendiğinde;  Türkiye’deki  öğrencilerin  MOY  puanlarının  katılan  ülkelere  göre  sonlarda  yer  alması,  eğitim  programlarının  MOY’nı  geliştirecek  şekilde  düzenlenmesi gerektiğini ortaya çıkarmaktadır
Şekil 2.5: Problem durumu
+7

Referências

Documentos relacionados

Apesar de ser um idioma mais difundido, e do ponto de vista econômico mais rentável que o alemão e o árabe, caso o inglês seja eleito, todos os