• Nenhum resultado encontrado

An Investigation of the Attitudes of the Faculty Members to the Performance Evaluation System

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2017

Share "An Investigation of the Attitudes of the Faculty Members to the Performance Evaluation System"

Copied!
16
0
0

Texto

(1)

Öz

Araştırmanın amacı, öğretim üyelerinin performans değerlendirme sistemine ilişkin tutumlarını ölçmektir. Tarama modeli kullanılan araştırmanın çalışma grubunu, bir üniversitede görev yapan ve kasti örnekleme yoluyla seçilen 122 öğretim üyesi oluşturmaktadır. Anket formunun oluşturulmasında, Tonbul tarafından geliştirilen ölçekten, Yükseköğretim Kurulu tarafından belirlenen “akademik yükseltilme ve atanma kriterleri” ile ilgili literatürden yararlanılmıştır. Veriler, SPSS 17 programı ile güvenilirlik, faktör, varyans analizi, Kruskal Wallis-H, Mann Withney-U testleri ve aritmetik ortalama kullanılarak çözümlenmiştir. Araştırma sonunda elde edilen bulgulara göre, öğretim üyelerinin, kendi performans boyutları içinde en önemli olarak algıladıkları boyutlar sırasıyla araştırma, eğitim-öğretim, topluma hizmet ve yönetime destektir. Ayrıca öğretim üyeleri, performanslarının belirli periyodlarla değerlendirilebileceği bir performans değerlendirme sistemine olumlu bakmaktadır.

Anahtar Sözcükler: Performans değerlendirme, Yükseköğretim, Öğretim üyeleri

ABSTACT

he purpose of this study is to measure the atitudes of faculty members regarding a performance evaluation system. Scan model has been carried out on 122 university faculty members that work for a university chosen by deliberate sampling method. he survey questionnaire was developed from the study of Tonbul and the corresponding area of literature determined by Turkish Council of Higher Education relating to “criteria for promotion and appointment of positions”. he data were analyzed using SPSS 17 with the reliability analysis, factor analysis, variance analysis, Kruskal Wallis-H, Mann Withney-U tests and means. According to findings of the research, the most significant performance dimensions perceived by faculty members were respectively research, education and training, community service and management support. Besides, university members looked favorably on a performance evaluation system assessing their performance periodically.

Keywords: Performance evaluation, Higher education, Faculty members

Murat ESEN ())

İzmir Kaip Çelebi Üniversitesi, İkisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, İşletme Bölümü, İzmir, Türkiye

İzmir Kaip Çelebi University, Faculty of Economics and Administraive Sciences, Department of Business Administraion, İzmir, Turkey murat.esen@ikc.edu.tr

Dilek ESEN

Dokuz Eylül Üniversitesi, İzmir Meslek Yüksekokulu, İkisadi ve İdari Programlar Bölümü, İzmir, Türkiye

Dokuz Eylül University, İzmir Vocaional School, Department of Economics and Management Programs, İzmir, Turkey

Geliş Tarihi/Received : 20.01.2015 Kabul Tarihi/Accepted : 05.04.2015

runlara dönük olmadığı, fazlasıyla teorik olduğu ve bundan do

-layı toplumsal kaynakların boşa harcandığı yönündeki yorumlar daha etkin olmaya başlamışır (Etzkowitz, Webster, Gebhardt, & Terra, 2000). Öğreim üyelerinin araşırmalarını toplumsala dönüştürmek yerine, tek taralı ve aşırı ezoterik olarak yürüt

-meleri de eleşiri konusu olmaktadır. Bir başka eleşiri konusu ise akademisyen kimliğinin bulunduğu üniversite ya da yönet

-GİRİŞ

Üniversiteler, işleyişleri ve performansları bakımından en çok sorgulanan kurumlardan birisi olmuştur. Üniversitelerin perfor

-mansının en önemli belirleyicilerinden olan öğreim üyeleri ise, dünyadan kopuk “kapalı bir toplum” olarak bir “ildişi kule”de yaşamak ile eleşirilmektedir (Glaser, Halliday, & Eliot, 2003). Ayrıca öğreim üyelerinin yapıkları çalışmaların toplumsal so

-Öğretim Üyelerinin Performans Değerlendirme Sistemine

Yönelik Tutumlarının Araştırılması

An Investigation of the Attitudes of the Faculty Members to the

Performance Evaluation System

(2)

sel yapıyı ürkütmekten tedirgin, özerkliği daralmış bir kimliğe dönüşmesidir (Elton, 1999). Fakat son zamanlarda, dıştan gelen baskılar üniversiteleri ve öğreim üyelerini içinde bulundukları çevredeki toplumsal değişmelere duyarlı olmaya ve toplumdaki değişimlere paralel olarak değişmeye zorlamaktadır. Etzkowitz ve ark. (2000) göre, özellikle 21. yüzyılın başından iibaren ya

-şanan toplumsal değişimler, üniversiteler için tehlike çanlarının çaldığını, öğreim üyeleri için de “ildişi kule” den inme zamanı geldiğini göstermişir.

Toplumun yapısında meydana gelen değişimler, üniversitelerin özelleşmesi ile üniversiteler arasında rekabet olgusun artması ve yükseköğreim alanında kalite çalışmalarının bir sonucu ola

-rak, üniversitenin temel öğesi olan, eğiim-öğreim faaliyetleri yürüten, araşırma yapan ve topluma hizmet sunan öğreim üyelerinin performanslarının değerlendirilmesini bir gereklilik haline geirmişir. Öğreim üyelerinin araşırma, hizmet ve eğiim-öğreim ile ilgili çalışmalarının değerlendirilmesi ve bu konudaki eksikliklerinin giderilmesi ve başarılarının ödüllendi

-rilmesi ancak sistemli bir performans değerlendirme çalışması ile mümkün olabilecekir.

Dünya’da öğreim üyelerinin performanslarını değerlendir

-meye yönelik sistemli ve bütüncül çalışmalara rastlamak mümkün olsa da, Türkiye’de öğreim üyeleri için gelişirilen bir performans değerlendirme sisteminin varlığından bahset

-mek güçtür (Köksoy, 1997). Yeşiltaş ve Öztürk (2000) ile Çakır (2008) taraından yapılan araşırmalarda bu kanıyı destekler sonuçlar sunmaktadır. Türkiye’de performans değerlendirme olarak adlandırılabilecek mevcut uygulamalar ise ya öğreim üyelerinin sadece araşırma ve yayın etkinlikleri konusundaki performansını nicel olarak ölçmekte ya da subjekif yargılar temeline oturtulmaktadır. Taylor’un (2001) çalışmasının sonuç

-larına göre, Avustralya’da akademisyenlerin performanslarının değerlendirilmesiyle birlikte, öğreimden çok araşırmaya ağırlık verilmeye başlandığı ve çalışmaların kalitesini arırmak yerine sayısını arırmanın daha önemli hale geldiği tespiinde bulunulmuştur.

Öğreim üyelerinin görevleri arasında kriik öneme sahip olan unsurların herkesçe kabul görecek biçimde ön plana çıkarıla

-mayışı ve öğreim üyeliğinin mesai saatleri dışında da sürekli çalışmayı gerekiren bir meslek olması nedeniyle adil ve doğ

-ru bir performans ölçüm sistemi gelişirmek zorlaşmaktadır. Çalışmamızda, öğreim üyelerinin gelişirilecek performans değerlendirme sistemine ilişkin tutumlarının ölçülmesi amaç

-lanmışır. Bu doğrultuda Kaptanoğlu ve Özok (2006) taraından gelişirilen model esas alınmışır.

Uluslararası Alanda Öğreim Üyelerinin Performanslarının Değerlendirilmesi

Dünya’da yükseköğreim sisteminde yeniden yapılanma süreci yaşanmaktadır. Yükseköğreimde yığınlaşma, yükseköğreimin küreselleşmesi, yükseköğreimde özelleşme, yükseköğreimin inansmanı, yükseköğreimde özerklik, yükseköğreimde kalite ve akreditasyon, yükseköğreimin yöneişimi ve Avrupa Yük

-sek Öğreim Alanı’nın oluşumu gibi konular bu yapılanmanın temellerini oluşturmaktadır. Bu süreçte, “yükseköğreimde kalite” olgusu temel alınmaktadır. Yükseköğreim kurumlarının

kalitesini belirleyen en önemli dinamiklerden birisi de öğreim üyelerinin kalitesidir. Öğreim üyelerinin kalitesi ise, öğreim üyelerinin eğiim- öğreim, araşırma, yöneime destek ve top

-luma hizmet ile ilgili görevlerini ne düzeyde yerine geirdikleri ile ölçülebilir. Bu ölçme süreci ise, öğreim üyelerinin perfor

-manslarının değerlendirilmesini ifade etmektedir. Öğreim üyelerinin performanslarının değerlendirilmesi, öğreim üyele

-rinin eğiim-öğreim, araşırma ve hizmet etkinliklerini yerine geirme düzeylerini veya davranış biçimlerini tanıma, gözlem

-leme, ölçme ve gelişirme sürecidir. Etkili bir performans de

-ğerlendirme sistemi öğreim elemanına mevcut performansını arırmasına ve ilgili alanlarda eksikliklerini düzeltmesine imkan sağlamalıdır (Arreola, 2004).

Uluslararası alanda, öğreim üyelerinin performanslarının de

-ğerlendirilmesinde izlenen yollar temelde benzerlikler taşısa da ülkeden ülkeye farklılık gösterebilmektedir. Örneğin, Ame

-rika Birleşik Devletleri’nde (ABD) akademisyenlerin geleneksel görevleri öğreim, araşırma ve hizmeir. Fakat yayın yapmak daha önemli bir geçerliliğe sahipir (Huber, 2002). ABD üni

-versitelerinde, araşırma o kadar önem verilen bir etkinlikir ki, neredeyse üniversite demek araşırma demekir. II. Dünya savaşından önce, araşırma eğiimden bağımsız bir işlev olarak kabul edilmezken, savaştan sonra araşırma üniversitenin en önemli gelir kaynağı olmuştur. Bu nedenle akademik yükselil

-melerde, öğreimden çok araşırmaya verilen ağırlık üniversite içinde tepki çekmektedir.

ABD’de genç bir öğreim üyesi yardımcı doçent (assistant pro

-fessor) olarak göreve başlar.Akademik personelin ana kaynağı ‘devamlı statü’ (tenure) sistemidir. Öğreim üyesi alı-yedi yıllık çalışma sonunda yayınları ve öğreim performansı yeterliyse doçent (associate professor) derecesine yükselir. Doçent olan

-lar yeterli yayın yaparak “tenure” sahibi olur-lar (Korkut, 2001). Son 30 yılı aşkın bir süredir doktora çalışmaları ile yarı zamanlı, tam zamanlı çalışmalar ve “tenure” derecesi alma durumları, öğreim üyesi değerlendirme sistemlerini daha karmaşık ve resmi hale geirmişir. Akademik kariyere giriş ve terinin önün

-deki engeller artmaktadır. Aynı zamanda öğreim üyelerinin profesyonelliğin gerçek değerini veren entelektüel değerler ile insan ve toplumsal hayaın temeli olan insani değerleri bir

-birinden ayırması ve bunlar olmaksızın akademik kariyerinde ilerlemesi oldukça zordur (Huber, 2002).

Öğreim üyelerinin ders vermedeki başarıları ya da başarısız

-lıkları da performanslarının önemli bir parçasını oluşturduğun

-dan, öğreim üyelerinin ders vermedeki başarılarının ölçülmesi performans değerlendirme çalışmalarının önemli bir kısmını oluşturmaktadır. Öğreim üyelerinin ders vermedeki başarı düzeylerinin ölçülmesinde öğreim üyesi değerlendirme anket

-lerinden önemli ölçüde faydalanılmaktadır. Öğreim üyesinin eğiim-öğreim alanındaki başarısının ölçülmesinde öğreim üyesi değerlendirme anketlerinin dışında, bölüm başkanları taraından yapılan değerlendirmeler, aynı programda ders veren başka bir öğreim üyesinin yazılı değerlendirmesi, yine aynı programda ders veren bir öğreim üyesinin gözlemiyle yapılan değerlendirmeler, değişik fakülteden bir öğreim üye

(3)

yöntemlerdir (Knutson, Schmidgall, & Sciarini, 2010).

Amerikan üniversitelerinden biri olan North Carolina Üniversitesi’nde öğreim üyelerinin değerlendirilmesi sırasında göz önünde bulundurulması gereken kriterler aşağıda beliril

-mişir (The University of North Carolina, 2010). 1. Öğreim, tavsiye, öğreim programı, eğiim gelişimi.

a. Alanındaki yetkinlik b. Ders tasarımı c. Ders sunumu

d. Öğrenci araşırmalarının yöneimi

e. Mezun öğreim asistanlarının danışmanlığı f. Müfredat ve eğiime ait gelişim

2. Uzman araşırmalar, yaraıcılıklar ve profesyonel akiviteler. a. Yayınlar

b. Konferanslardaki sunumlar c. Diğer yaraıcı uzmanlık çalışmaları

d. Araşırmalar için devam eden gündem, uzman ve yaraıcı çalışmalar.

3. Üniversiteye, kamuya ve mesleğe hizmet. a. Üniversite yöneimine katkı

b. Kamuya hizmet c. Mesleğe hizmet

Yukarıdaki kriterler göz önüne alınarak öğreim üyeleri ile ilgili bir dosya hazırlanır. Bu dosyayla birlikte elde edilen değerlen

-dirmeler sonucunda öğreim üyesinin yeniden tayinine, teri

-sine veya devamlı statüde kalmasına karar verilebilir. Bu dosya aşağıdaki konuları kapsamaktadır (The University of North Carolina, 2010).

a. Bölüm gözden geçirme komitesi, bölüm başkanı, fakülte gözden geçirme komitesi ve dekan taraından hazırla

-nan sicil raporu b. Öz-değerlendirme

c. Bölüm, fakülte gözden geçirme komitesinin veya deka

-nın seçeceği en az üç ya da daha fazla sayıda dışarıdan gelen gözlemci

d. Öğretme performansının analiz edilmesi (analiz öğren

-ciler taraından ya da ders notları incelenerek yapılır. Bu konudaki sorumluluk, bölüm başkanına yada bölüm gözden geçirme komitesine aiir)

e. Uzmanlık ve yaraıcı çalışmaların anlamlılığının ve kali

-tesinin analiz edilmesi (bölüm gözden geçirme komitesi ve bölüm başkanı taraından bu çalışmalar incelenir ve bununla ilgili bir rapor hazırlanır)

f. Hizmetle ilgili akivitelerinin anlamlığının ve kalitesinin analiz edilmesi (bölüm gözden geçirme komitesi ve bölüm başkanı taraından, çalışmalar incelenir ve rapor hazırlanır).

g. Bölüm gözden geçirme komitesinin raporu h. Bölüm başkanının önerileri

i. Dekanın önerileri

Başka bir ABD üniversitesi olan Itawamba Üniversitesi’nde ise her yıl yapılan öğreim üyelerinin performanslarının değerlen

-dirilmesi sürecinde kullanılan kriterler ve bu kriterlerin değer

-lendirme sonucuna puan bazındaki etkileri şu şekilde ifade edilmişir (Brock, Chrestman, & Armstrong, 1999).

I. Öğreim (%75)

a. Öğrenci oyları (%50) b. Materyal hazırlama (%5) c. Arşivcilik (kayıt tutma) (%5) d. Öğrenci devam oranı (%10) e. Danışmanlık (%5)

II. Üniversiteye hizmet (%10)

III. Sanayiye ve mesleğe hizmet veya katkı (%5)

IV. Diğer bekleniler (yaraıcı/bilimsel ürünler, akademik, dışsal temsilcilik, kariyer ve teknik (%10).

Bu çalışmalar güz ve bahar yarıyılları için yöneici değerlendir

-me formuna eklenir. Toplam puanın en az 80 olması gerek-mek

-tedir. Sonuç olarak; dekan, öğreim üyesinin süresinin görev süresinin uzaılmasına, gelişirme planı hazırlamasına veya görev süresinin yenilenmemesine karar verebilir.

Diğer bir ABD üniversitesi olan Oregon Üniversitesi’nde, öğre

-im üyelerini değerlendirme kategorileri dörde ayrılmaktadır. Bunlar; eğiim-öğreim (temel görevler), profesyonel gelişme, okula hizmet, topluma hizmeir. Değerlendirmeler, meslektaş değerlendirmesi, yöneici değerlendirmesi, öğrenci değerlen

-dirmesi ve yıllık faaliyet raporları şeklinde yapılmaktadır. Bun

-ların sonuç-larına göre, öğreim üyesi, asistan, asistan profesör, kıdemli profesör ve profesörlük bu derecelerdeki uygunluğuna karar verilebilir veya teri eirilebilir (Central Oregon Commu

-nity College, 2008).

ABD’de öğreim üyelerinin performanslarının değerlendirilme

-sine ilişkin çeşitli örnekler incelendiğinde, öğreim üyelerinin performanslarının değerlendirilmesiyle ilgili çabaların genellik

-le dört boyut etraında şekil-lendiği görülmektedir. Bu boyutlar, eğiim-öğreim, araşırma (profesyonel gelişim), topluma ve yöneime hizmet şeklindedir. Bu boyutlar arasında eğiim-öğ

-reim boyutu ile araşırma boyutunun daha ön planda olduğu görülmektedir. Değerlendirme sonuçlarının kullanımı ise, üniversitelere göre farklılık göstermektedir. Genel olarak per

-formans değerlendirme sonuçlarının öğreim üyelerinin görev süresinin uzaılmasında, bulunduğu kadrodaki uygunluğuna karar verilmesinde ve terisinde kullanıldığı görülmektedir. Alman üniversitelerindeki durum da ABD’deki durumla ben

-zerlik gösterir. Alman üniversiteleri öncelikle bilimsel araşırma yapan kurumlar olarak görev üstlenmişler; eğiim-öğreimin bu etkinlik içerisinde yürütülmesi prensibini benimsemişlerdir (Baskan, 2001). Alman modeline göre, ancak araşırıcı öğrete

-bilir. Mesleğe öğreim üyesi yeişirme görevi yerine geirilirken dahi bilimsel davranış ön planda tutulmalıdır (Korkut, 1984). Almanya’daüniversite akademik kademeleri ‘profesör’ ve ‘üni

-versite asistanı’dır. Bunun yanı sıra geçici olarak görevlendirilen öğreim görevlisi, okutman, öğreim ve araşırma asistanları bulunmaktadır. Üniversite asistanı olmak için doktora yapık

-tan sonra, üç yıl kendi alanında çalışması gerekir. Bu koşulları yerine geirenler üç yıl süre ile üniversite asistanlığına atana

(4)

süre içerisinde olumlu sicil almış olması şarı aranmaktadır (Yükseköğreim Personel Kanunu, 1983).

Sicil sistemi öğreim üyesinin eğiim-öğreim, araşırma, yayın, bilimsel etkinlik, hizmet gibi alanlarda performansını değerlen

-dirmeden oldukça uzakır. Performans değerlendirmesinin ola

-bilmesi için, performansı yansıtacak değerlendirme ölçütlerinin varlığı gerekmektedir. 2547 sayılı Yükseköğreim Kanunu’nda öğreim üyelerinin görevlerinin, eğiim-öğreim, araşırma, kanun ile ve yetkili organlarca verilen görevleri yapmak oldu

-ğu açıkça anlaşılmaktadır (Yükseköğreim Personel Kanunu, 1981). Oysa sicil sistemi eğiim-öğreim, araşırma, diğer gö

-revlerin yapılıp yapılmadığını ölçmeden ziyade, subjekif yönü ağır basan, personelin kişiliğini ve tutumunu ifade etmek için kullanılan bir araçır. Ayrıca akademik personelin almış olduğu sicil notunun kişisel talebi olmadan kendisine bildirilmemesi tarışılması gereken başka bir konudur.

Neyse ki, performans değerlendirmede önemli açıklar bırakan sicil sistemi, 6111 sayılı Kanun’un 24 Şubat 2011 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanmasıyla kaldırılmışır. 30 Ekim 2011 tarihli mükerrer Resmi Gazete’de yayımlanarak 2012 programına ko

-nulan kararda, sicil sistemi kaldırarak yerine personel bilgi sis

-temini geiren 6111 sayılı Kanun, kurumlara personelin başarı ve verimliliğini ölçebilmeleri için değerlendirme ölçütleri belir

-leme imkanı geirmişir. Devlet Personel Başkanlığı bu amaçla kurumlara rehberlik etmek üzere Performans Değerlendirme Kılavuzu hazırlanması çalışmalarını yürütmektedir.

Öğreim üyelerinin performanslarını değerlendirmede kullanı

-labilecek diğer yöntem olan akademik yükselilme ve atanma kriterleri, Yükseköğreim Kurulu (YÖK) taraından öğreim üye

-lerinin akademik basamaklarda yükselilmeleri ve atanmaları için belirlenen kriterleri ifade eder. Bu kriterlere ek olarak her üniversite birbirinden bağımsız, fakat YÖK’ün onayının olması şarıyla yayınlanan makaleleri, bildirileri, basılan kitapları, edi

-törlükleri, eğiim-öğreim etkinliklerini ve diğer bilimsel, sanat

-sal ve tasarıma yönelik etkinlikleri içeren bir puanlama tablosu oluşturmaktadır. Buna göre yapılan her faaliyein puan olarak bir karşılığı vardır. Akademik yükselilme ve atanmada da, ilgili öğreim üyesinin yapmış olduğu çalışmalar ile belirilen puan şarını sağlamış olması gerekmektedir.

Bu kriterlerin koyulmasındaki amaç yardımcı doçent, doçent ve profesör kadrolarına yapılacak atamalarda, ilgili kanun ve yönetmeliklerin öngördüğü koşulların yanında, bilimsel kaliteyi arırmak, bilim disiplinleri arasındaki farklılıkları da gözeterek, objekif ve denetlenebilir nitelikte, eşitlik ve tarafsızlık ilkesi çerçevesinde değerlendirme yapılmasını sağlamakır. Bu kriter

-lerle, her ne kadar tarafsızlık, objekilik sağlanmaya çalışılmış olsa da, Tuzgöl ve Cenkseven (2007) taraından yapılan bir araşırma sonucuna göre personel alımı, atama ve yükseltme

-lerdeki sorunların yanı sıra atama kriterleri ile ilgili sorunlar, öğreim üyeleri taraından karşılaşılan önemli sorunlar olduğu görülmektedir.

Öğreim üyelerinin performanslarını değerlendirmede kullanı

-lacak kriterlerin nicelik olarak ifade edilmesi, değerlendirmenin objekiliğini sağlamada bir ön şart olmasına rağmen, sadece niceliksel ölçütlerin kullanılması öğreim üyelerinin çabalarının yetkili bakanı taraından ‘daimi’ veya ‘geçici’ statüde atanabi

-lirler. Profesörlerin ücretleri yetkili bakan taraından belirlenir (Erdem, 2006).

İngiliz üniversiteleri, “öğrencilerine ince bir zevk, dürüst, ada

-letli ve serinkanlı bir kafa, soylu ve ince bir davranış kazandır

-ma, bilgi aşkı için bilgi edinme ya da kişiliği gelişirme görevi yanında, teknik bilgi sağlama” görevini de yerine geirmeyi amaçlar (Korkut, 1990). Eğiimin, ekonomik yaşamda temel rol oynadığı kabul edilmektedir (Korkut, 1984). İngiliz yükseköğ

-reiminde, yapıkları araşırmalar değerlendirilirken araşırma yapanlardan özgeçmişleri, toplam yayın listeleri, yayınlarından en önemli ikisini, yayın dışında başlıca eser ve araşırma faali

-yetleri ile kazanılmış ödül, paye, bağış, araşırma sözleşmeleri, lisansüstü öğrencileri ve geleceğe yönelik araşırma projeleri hakkında bilgiler istenmektedir. Bu değerlendirmede, araş

-ırmacıların yapmış oldukları araşırma ve yayınların sayısal çokluğundan ziyade araşırmaların kalitesine daha çok önem verilmektedir. Bunun en önemli nedeni olarak, ulusal ve ulus

-lararası dergilerde yayınlanan makalelerin sayılarında meydana gelen hak edilmeyen yükselişlerin güven kaybına uğraması gös

-terilmektedir (Köksoy, 1997).

Türkiye’de Öğreim Üyelerinin Performanslarının Değerlendi -rilmesi

Türkiye’de öğreim üyelerinin performans değerlendirme ça

-lışmalarıyla ilgili olarak genel duruma bakıldığında, sistemli ve bütüncül bir performans değerlendirme sisteminin varlığından bahsetmek güçtür. Köksoy (1997) taraından yapılan araşır

-mada, çalışmanın örneklemine alınan üniversitelerin sadece %32’sinde öğreim üyelerinin performanslarının değerlendi

-rildiği görülmektedir. Yine Çakır’ın (2008) vakıf üniversiteleri üzerinde yapmış olduğu araşırmaya göre, araşırmaya kaılan 14 üniversiteden sadece üç tanesinin performans değerlendir

-mesi yapığı tespit edilmişir.

Türkiye’de öğreim üyelerinin performanslarını değerlendirme

-de kullanılabilecek birbirin-den bağımsız üç yöntemin varlığın

-dan söz edilebilir. Bunlar: a. Sicil sistemi

b. Akademik yükselilme ve atanma kriterleri c. Öğreim üyesi değerlendirme anketleridir.

Sicil raporunda, sicil amirlerinin, mesleki ehliyein belirlenme

-sini sağlayan sorular not usulüyle, şahsiyetle ilgili konular mü

-talaa şeklinde değerlendirilmektedir. Bu durumda sicil raporu, memurların mesleki ehliyetleriyle şahsi meziyet ve kusurlarını belirledikleri formu ifade etmektedir (Çakır, 2008).

Öğreim üyelerinin sicil raporu sonuçlarından, derece yüksel

-ilmesi ve kademe ilerlemesi, emekliye çıkarılmasında veya hizmetle ilişkilerinin kesilmesi esnasında yararlanılmaktadır. 2914 sayılı Yükseköğreim Personel Kanunu’nda belirildiği üze

-re, yükseköğrenimi tamamladıktan sonra, hizmete girmeden önce veya hizmet sırasında yüksek lisans veya yükseköğrenim üstü uzmanlık öğrenimi görenlere, bir kademe ilerlemesi; ıpta uzmanlık belgesi alanlara veya doktora yapanlara ve doçentlik unvanını alarak doçent kadrosuna atananlara bir derece yük

(5)

Üniversitelerin bu konudaki uygulamaları farklı özellikler gös

-terebilmektedir. Öğreim üyelerinin en önemli misyonlarından biri eğiim-öğreim yapmakır. Eğiim ve öğreim kalitesi de o yükseköğreim kurumunun kalitesini belirleyen önemli dina

-miklerden birisidir. Ayrıca eğiim, birçok sektörün ve alanın temel taşlarından biridir. Eğiim kalitesini belirleyecek olanlar ise o hizmei (eğiimi) alan kişiler, yani öğrencilerdir. Bu ne

-denle bu değerlendirme yöntemi, üzerinde dikkatle çalışmayı gerekiren, eğiim kalitesi ve öğreim üyesinin eğiim-öğreim alanındaki performansı hakkında bilgi alınacak en mühim kay

-naklardan birisidir.

Genel olarak bakıldığında sicil sistemi öğreim üyelerinin kişilik yönlerini, akademik yükselilme ve atanma kriterleri de öğ

-reim üyelerinin bilimsel araşırma ve yayın performanslarını değerlendirmede, öğreim üyesi değerlendirme anketleri ise öğreim üyelerinin eğiim-öğreim performanslarının değer

-lendirilmesinde kullanılmaya elverişli yöntemlerdir. Ancak, performans değerlendirmesi bir süreci ifade eder. Bu süreç en başından (performans ölçütlerinin belirlenmesinden) sonuna kadar (performans değerlendirme sonuçlarının geribildiriminin yapılmasına kadar) sistemli, düzenli ve planlanmış çalışmaları kapsar. Fakat ülkemizde yapısı ve işleyişi içinde öğreim üyele

-rinin performanslarının değerlendirilmesinde kullanılan ve aka

-demik performansı ölçen bütüncül ve sistemli bir uygulamaya rastlamak zordur.

Ayrıca bu üç uygulamanın tek başına öğreim üyelerinin per

-formanslarını değerlendirmede kullanılmasının yaratacağı birtakım boşluklar söz konusu olabilir. Sicil sistemi, öğreim üyelerinin daha çok kişilik yönlerini ölçmesi ve subjekif değer

-lendirmelere açık olması gerekçesiyle eleşirilebilir. Akademik yükselilme ve atanma kriterleri ise öğreim üyeliğine yükselt

-mede, adayların neredeyse yalnızca bilimsel araşırmalarının niceliğini dikkate almakta, eğiicilik vasılarını ve araşırmaların niteliğini dikkate almamaktadır (Köksoy, 1997). Öğreim üyesi değerlendirme anketlerinin ise bir değerlendirme aracı olarak geçerli ve güvenilir olup olmadığı ve öğrencilerin bu konudaki yetkinlikleri tarışma konusu olmaktadır.

Öğreim üyeleri performanslarının değerlendirilmesi için kulla

-nımı kolay, öğreim üyelerinin tamamına ait verileri ortak bir potada değerlendirebilen, esnek, sözel değişkenler ile ifade edilen ölçütleri kolaylıkla sayısallaşırabilen bir model yoktur. Ancak Kaptanoğlu ve Özok’un, Arreola’nın modelini göz önüne alarak gelişirdikleri modeldeki performans değerlendirme ölçütlerinin yeteri kadar kapsamlı olduğu görülmektedir (Kaptanoğlu, Özok, 2006). Çalışmamız Kaptanoğlu ve Özok’un modeli göz önüne alınarak oluşturulmuş ve öğreim üyelerinin performansını oluşturan boyutlar araşırma, eğiim-öğreim, yöneime destek ve topluma hizmet şeklinde kurgulanmışır. Bu çalışmada, öğreim üyelerinin performans değerlendirme sistemine ilişkin tutumlarının ölçülmesi amaçlanmışır. Bu doğ

-rultuda şu sorulara cevap aranmışır: 1) Öğreim üyelerinin per

-formanslarını değerlendirmenin kurum ve öğreim üyeleri için yaratacağı sonuçlar nelerdir? 2) Öğreim üyelerinin performans değerlendirme sonuçlarının geribildirimi nasıl yapılmalıdır? 3) Öğreim üyelerinin performans değerlendirme sonuçları hangi puan toplama üzerine odaklanmalarına sebep olmaktadır. Ya

-yın kalitesi yerine, ya-yın sayısına da yansıyabilen bilimsel etki ve yaraığı toplumsal katkı gibi göstergeler birçok durumda de

-ğerlendirme dışında kalmaktadır. Bunun gibi öğreim üyelerinin yeni dersler gelişirme, yenilikçi eğiim yöntemleri uygulama, öğrenci değerlendirmeleri yoluyla da ölçülebilecek ders perfor

-mansı gibi eğiim ölçütleri ve diğer toplumsal katkıları, atama ve yükseltme değerlendirmelerinde çoğunlukla dikkate alınma

-maktadır (Şenses, 2007). Özellikle, belirilen kriterler içerisinde uluslararası aıf indekslerine giren yayınların ön plana çıkması, ülkenin araşırma gündemini yabancı dergilerin gündemine yönlendirme gibi sakıncaları beraberinde taşımaktadır. Başbuğ ve Ünsal (2010) taraından yapılan araşırma sonuçla

-rı, öğreim üyelerinin akademik yükselme sürecinde bilimsel çalışmaların yanında eğiim-öğreim faaliyetlerinin de dikkate alınması gerekiğini ortaya koymuştur. Üniversitede öğreim üyelerinin performansı değerlendirilirken, bilimsel etkinlikler ve yayınların öğreim faaliyetlerinin önüne geçmesiyle birlik

-te akademik personelin öğreim ve araşırma faaliyetlerine yaklaşımlarının değişiğini gösteren örnekler vardır. Örneğin, Taylor (2001) Avustralya’da akademisyenlerin performansları

-nın değerlendirilmesiyle birlikte, öğreimden çok araşırmaya ağırlık verilmeye başlandığını ve çalışmaların kalitesini art

-ırmak yerine sayısını arırmanın daha önemli hale geldiğini belirtmişir. Taylor, bunun önüne geçebilmek için performansı değerlendirirken araşırmaların niceliksel boyutunun yanında niteliksel boyutunun da göz önünde bulundurulması, öğreim ve araşırmaya eşit derecede ağırlık verilmesi gerekiğini ifade etmişir.

Yükseköğreimin belirlediği akademik yükselilme ve atanma kriterlerinde göze çarpan bir diğer önemli konu ise bu kriter

-lerin yardımcı doçentlik, doçentlik ve profesörlük kadrolarına atanmak için belirlenmiş olmasıdır. Oysa ki, kariyerine bulun

-duğu kadroda devam etmek isteyen öğreim elemanları veya öğreim üyeleri için herhangi bir değerlendirme söz konusu değildir.

Performans değerlendirmede kullanılabilecek diğer bir yön

-tem olan öğreim üyesi değerlendirme anketleri, eğiimin kalitesini arırmak amacıyla uygulanmaktadır. Öğrenciler internet ortamında öğrenci numaraları ve şifreleri ile hazırla

-nan anket sorularına cevap vermek sureiyle öğreim üyesini ve derslerdeki başarısını değerlendirmeye tabii tutmaktadır. Birçok üniversitede değerlendirme sistem taraından zorunlu tutulmakta, anket sorularını cevaplamayan öğrenciler ders notlarına ulaşamamaktadırlar. Anket sorularını cevaplayan öğrencilerin kimlik bilgileri gizli tutulmaktadır. Öğreim üyeleri yapılan değerlendirmelerin sonuçlarına kişisel sayfalarından ulaşabilmektedirler.

Ancak, öğrencilerin öğreim üyelerini değerlendirmeleri için hazırlanan anket formlarının geçerli ve güvenilir olması ve so

-ruların bu konuda uzman kişiler taraından hazırlanıyor olması oldukça önemli bir konudur. Ayrıca sonuçların öğreim üyele

(6)

içindeki ağırlıkları nasıl olmalıdır? 6) Öğreim üyelerinin per

-formans değerlendirme sürecine kimler, hangi düzeyde katkı sağlamalıdır? 7) Öğreim üyelerinin performans değerlendirme sürecinde, mevcut performansın tespiinde hangi kaynaklara, ne oranda başvurulabilir?

amaçlar doğrultusunda kullanılmalıdır? 4) Etkili bir performans değerlendirme sisteminin önünde algılanan kurumla ilgili, per

-formans değerlendirme sistemiyle ilgili ve öğreim üyeleriyle ilgili engeller nelerdir? 5) Öğreim üyelerinin performansla

-rını oluşturan boyutların performans değerlendirme sistemi

Şekil 1: Performans Değerlendirme Ölçütleri.

Kaynak: Kaptanoğlu, D., & Özok, A. F. (2006).

Üniversitedeki Görev Süresi

İdari Görevler

Mesleki Dernek Çalışmaları

Yöneticilik

Kurul Üyeliği hİzMet

Yabancı Dilde Kitapları

Kitap Çevirileri

türkçe Kitapları

Ulusal

Uluslararası

“Science Citation Index”e Giren Dergilerde

Uluslararası Diğer Dergilerde

Ulusal hakemli Dergilerde

Ulusal Diğer Dergilerde

Kendi Yayınlarından

Başkalarından

Ulusal toplantılarda

Yüksek Lisans

Doktora Kitapları

Öğrenci Ders Notları

Yarışma Jürisi Üyelikleri

Patentleri/Ödülleri

Bilimsel toplantı Düzenleme/Kurul

Üyeliği

Dergi Kurulu Üyelikleri / hakemlikleri Araştırma Projesi

Yürütücülükleri

Basılmış Bilimsel Raporları

Makaleleri

Uluslararası Atıf etki Faktörü

Bildirileri

Uluslararası toplantılarda Verdiği Dersler

(Son Dört Yılda) Doçentlik ve Doktora

Jüri Üyelikleri

Yönettiği tezler

Öğrenci Değerlendirmesi eğİtİM

ARAştIRMA

Öğ

re

tim Ü

ye

le

rinin P

erf

orma

ns D

eğe

rl

endirmes

(7)

“Öğreim Üyelerinin Performanslarının Değerlendirilmesine Yönelik Bilgiler” ölçeğinin dört alt boyutuna ilişkin güvenilirlik analizi sonuçları Tablo 2’de verilmişir. Güvenilirlik analizinde anlamlılık seviyesi %5 (p=0.05) alınmışır ve istaisiksel anlam

-lılık için p<0.05 düzeyi aranmışır. Güvenilirlik için Cronbach Alpha değerine bakılmış ve ölçeklerin güvenilir olduğuna karar verilmişir.

Değişkenleri daha sağlıklı bir biçimde belirlemek ve kullanılan ölçeğin yapı geçerliliğini sınamak amacıyla, verilere faktör ana

-lizi uygulanmışır. Faktör ana-lizinin yapılabilmesi için öncelikle örneklem yeterliliğine bakılmış ve verilerin faktör analizine uy

-gun oldukları kanaaine varılmışır. Ölçeklere ait Kaiser-Mayer-Olkin (KMO) değerleri, “Öğreim Üyelerinin Performanslarının Değerlendirilmesinin Yaratacağı Sonuçlar” ölçeği için 0.929, “Öğreim Üyelerinin Performanslarına Yönelik Geribildirim Yapılması” ölçeği için 0.622, “Öğreim Üyeleri Performans Değerlendirme Sonuçlarının Kullanımı” ölçeği için 0.710, “Etkili Performans Değerlendirmenin Önündeki Engeller” ölçeği için 0.597 olarak bulunmuştur. “Öğreim Üyelerinin Performans

-larına Yönelik Geri Bildirim Yapılması” ve “Etkili Performans Değerlendirmenin Önündeki Engeller ölçekleri için KMO değer

-lerinin düşük düşük olduğu görülmektedir. Ancak Field (2000) KMO değerleri için alt sınırın 0.50 olması gerekiğini KMO≤0.50 değerleri için veri kümesinin faktörlenemeyeceğini ifade etmiş

-ir.

Uygulanan faktör analizi sonucunda “Öğreim Üyelerinin Performanslarının Değerlendirilmesinin Yaratacağı Sonuçlar” ölçeğinin değerlendirilebilmesi için hazırlanan toplam 16 soru, faktör analizine tabi tutulduğunda sorular beklendiği gibi “Kurumlar İçin Yaratacağı Sonuçlar” ve “Öğreim Üyeleri İçin Yaratacağı Sonuçlar” şeklinde olmak üzere iki ayrı faktöre ayrılmışır.

Öğreim Üyelerinin Performanslarına Yönelik Geribildirim Yapılması” ölçeğindeki üç soru beklendiği gibi tek bir faktöre yüklenmişir. En düşük faktör yükü %70.1, en yüksek faktör yükü ise %84.4’tür.

“Öğreim Üyelerinin Performans Değerlendirme Sonuçlarının Kullanımı” ölçeğindeki dört soru tek bir faktöre yüklenmişir. Bu gruptaki en düşük faktör yükü %62.3, en yüksek faktör yükü ise %85.5’ir.

YÖNTEM Araşırmanın Modeli

Bu araşırmada, tutumları belirlemeye yönelik mevcut durum tespit edilmek istendiğinden niceliksel araşırma türlerinden tarama modeli kullanılmışır. Anket formu aracılığıyla elde edi

-len veriler bilgisayar SPSS 17 programı ile güvenilirlik analizi, faktör analizi, varyans analizi, Kruskal Wallis-H tesi ve aritme

-ik ortalama kullanılarak çözümlenmişir. Araşırma Grubu

Çalışma, 2010-2011 eğiim-öğreim yılında Türkiye’deki yükse

-köğreim kurumlarında görev yapan öğreim üyelerini kapsa

-maktadır. Araşırmanın örneklemi oluşturulurken kasi örnek

-leme yöntemi kullanılmışır. Bu örnek-lemede seçim için önemli olduğu düşünülen ölçütler belirlenmekte ve bu ölçütlere göre seçilen örneklemin araşırma evrenini bütün nitelikleri ile temsil edebildiği düşünülmektedir (Tavşancıl, & Aslan, 2001). Bu bağlamda, araşırma sosyal bilimler, sağlık bilimleri, fen bilimleri, sanat ile beşeri bilimler dallarında toplam 11 fakültesi ve 627 öğreim üyesi olan büyüklüğü, kalitesi ve öğreim üyesi sayıları bağlamında Türkiye’deki üniversiteleri temsil edebildiği düşünüldüğünden, A Üniversitesi’nde görev yapan 122 öğreim üyesine uygulanmışır. Araşırma grubunun %48.4’ü erkek ve %51.6’sı kadındır ve yaş ortalaması 42’dir. Ankete kaılanların kıdem ve unvanlara göre dağılımı ise Tablo 1’de gösterilmek

-tedir.

Veri Toplama Aracı

Veri toplama aracı olarak gelişirilen anket formu üç bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde “Öğreim Üyelerinin Perfor

-manslarının Değerlendirilmesine Yönelik Bilgiler”, ikinci bölüm

-de “Öğreim Üyelerinin Performans Boyutlarına İlişkin Bilgiler” ve üçüncü bölümde “Kişisel Bilgiler” bulunmaktadır. Ankein birinci bölümünü oluşturan “Öğreim Üyelerinin Performansla

-rının Değerlendirilmesine Yönelik Bilgiler” kısmı Tonbul (2008) taraından gelişirilen ölçekten derlenmiş ve beşli Likert soru ipi kullanılmışır. Bu ölçek, “Öğreim Üyelerinin Performans

-larının Değerlendirmesinin Yaratacağı Sonuçlar”, “Öğreim Üyelerinin Performanslarına Yönelik Geri Bildirim Yapılması”, “Öğreim Üyelerinin Performans Değerlendirme Sonuçlarının Kullanımı” ve “Etkili Performans Değerlendirmesinin Önündeki Engeller” olmak üzere dört boyutan oluşmaktadır.

Tablo 1:Ankete Kaılanların Kıdem ve Unvana Göre Dağılımı

Kıdem Unvan Toplam

Yardımcı Doçent Doçent Profesör

1-5 yıl 17 3 1 21

6-10 yıl 15 10 3 28

11-15 yıl 17 14 10 41

16-20 yıl 16 6 3 25

21-25 yıl 2 1 1 4

26- ve üzeri 3 0 0 3

(8)

• Nitelikli kurum kültürünün gelişir (3.80). • Kurumsal yenileşmenin süreklilik kazanır (3.76).

• Fakülte ve bölümlerin kendine özgü özellikleri de değerlen

-dirmede dikkate alınır (3.76).

Öğreim üyelerinin performanslarının değerlendirilmesinin,

öğreim üyeleri için yaratacağı sonuçlara kaılım düzeyleri bakı

-mından ilk üç sıra ve ortalamalar şu şekildedir:

• Öğreim üyelerinin mesleki gelişimi olumlu etkilenir (3.66). • Öğreim üyeleri kendi eksikliklerini daha iyi görür (3.58). • Öğreim üyelerinin moivasyonu artar (3.51).

Öğreim üyelerinin performans değerlendirmesinin yaraıcılığı ve özgünlüğü olumlu yönde etkileyeceğini düşündükleri de elde edilen sonuçlar arasındadır.

Araşırmaya kaılan öğreim üyeleri taraından performans so

-nuçlarının geri bildiriminin yapılmasına ilişkin verilen yanıtlara göre performans değerlendirme sonuçlarının isteyen herkes için ulaşılabilir olması görüşüne kaılım düzeyinin (3.32); yalnız

-ca değerlendirilen kişiyle paylaşılması (3.00) ve tamamen gizli tutulması (2.38) görüşlerine kaılım düzeylerinden daha yüksek olduğu görülmektedir. Ortalamalar arasındaki farkın görece yüksek olmamasına rağmen bu sonuç bize, öğreim üyelerinin şefaf bir performans değerlendirme anlayışından yana olduk

-ları düşündürebilmektedir.

Öğreim üyeleri performans değerlendirme sonuçlarının önce

-likli olarak üst üste yüksek performans sergileyenleri ödüllen

-dirmede (4.05), daha sonra öğreim üyelerinin yetersiz olduğu boyutlarda öğreim üyelerine destek hizmei sunulmasında (3.93) ve akademik yükseltmelerde (3.71), son olarak da üst üste olumsuz sonuçlar alınması durumda yapırım uygulanma

-sında (3.12) kullanılmasını istemektedirler.

“Performans Değerlendirmesinin Önündeki Engeller Ölçeği”nin alt boyutlarına kaılım düzeylerine bakıldığında kurumsal en

-geller için en yüksek ortalama performans arırmaya yönelik kurumsal olanakların eksikliğinin (3.83), performans değer

-lendirme sisteminden kaynaklanan engellerde ise performans değerleyiciler arasında etkili öğreim üyesi kriterlerine ilişkin “Etkili Performans Değerlendirmenin Önündeki Engeller” bo

-yutunun değerlendirilebilmesi için hazırlanan toplam 11 soru, faktör analizine tabi tutulduğunda; sorular beklendiği gibi “Kurumsal Engeller”, “Performans Değerlendirme Sisteminden Kaynaklanan Engeller” ve “Öğreim Üyelerinden Kaynaklanan Engeller” şeklinde olmak üzere üç ayrı faktöre ayrılmışır. Anket formunun ikinci bölümü olan “Öğreim Üyelerinin Per

-formans Boyutlarına İlişkin Bilgiler” kısmının oluşturulmasında ise YÖK taraından belirlenen “akademik yükselilme ve atan

-ma kriterleri” ile ilgili literatürden yararlanılmışır. Bu kısımdaki sorular, öğreim üyelerinin performanslarını değerlendirme kullanılacak boyutları, bu süreçte yer alacak performans de

-ğerleyicileri ve kullanılabilecek veri kaynaklarını belirlemeye yönelik olduğundan açık uçlu sorular kullanılmışır.

Verilerin Analizi

Elde edilen veriler, bilgisayar SPSS 17 programı ile güvenilirlik analizi, faktör analizi, varyans analizi, Kruskal Wallis-H, Mann Withney-U testleri ve aritmeik ortalama kullanılarak çözüm

-lenmişir. Öğreim üyelerinin performanslarının değerlendiril

-mesine yönelik tutumlarının belirlenmesi için 5’li Likert ölçeği kullanılarak öğreim üyelerinin ikirlerini (1) “kesinlikle kaılmı

-yorum”, (2) “kaılmı-yorum”, (3) “kararsızım”, (4) “kaılı-yorum”, (5) “kesinlikle kaılıyorum” seçeneklerinden kendilerine uygun bulduklarını işaretleyerek belirtmeleri istenmişir. Verilen ce

-vapların aritmeik ortalama değerleri hesaplanmışır.

“Öğreim Üyelerinin Performans Boyutlarına İlişkin Bilgiler” ölçeğinde performans boyutlarının her biri için ayrı ayrı değer

-ler belirtme-leri istenmiş ve açık uçlu sorular sorulmuştur. Bu sorulara verilen yanıtların aritmeik ortalama değerleri hesap

-lanmışır.

BULGULAR ve YORUM

Öğreim üyelerinin performanslarının değerlendirilmesine yö

-nelik tutumlarının belirlenmesi için, elde edilen yanıtlara ilişkin ortalama değerler Tablo 3’de belirilmişir.

Araşırmaya kaılan öğreim üyelerinin performanslarının değerlendirilmesinin kurumlar için yaratacağı sonuçlara ilişkin kaılım düzeyleri bakımından ilk üç sıra ve ortalamalar şu şe

-kildedir:

Tablo 2: “Öğreim Üyelerinin Performanslarının Değerlendirilmesine Yönelik Bilgiler” Ölçeği Güvenilirlik Tesi

Ölçekler α Alt Boyutlar α Soru

Öğreim Üyelerinin Performanslarının Değerlendirilmesinin

Yaratacağı Sonuçlar 0.84 Kurumlar İçinÖğreim Üyeleri İçin 0.700.73 79

Öğreim Üyelerinin Performanslarına Yönelik Geribildirim Yapılması 0.60 ---- 0.60 3

Öğreim Üyeleri Performans Değerlendirme Sonuçlarının Kullanımı 0.71 ---- 0.71 4

Etkili Performans Değerlendirmenin Önündeki Engeller 0.64

Kurumsal Engeller 0.63 5

Performans Değerlendirme

Sistemi Kaynaklı 0.58 4

Öğreim Üyeleri Kaynaklı 0.52 3

(9)

Tablo 3: “Öğreim Üyelerinin Performanslarının Değerlendirilmesine Yönelik Tutumlarına” İlişkin Ortalama Değerler

Performans Değerlendirmenin Yaratacağı Sonuçlar Ölçeği

\

Kurumlar İçin Yarat

ac

ağı Sonuçlar

Kurumsal yenileşme süreklilik kazanır. 3.76

Kurumsal başarı artar. 3,70

Nitelikli bir kurum kültürünün (değerler, işe ilişkin tutum ve sorumluluk anlayışı, ilişkiler vb.) gelişmesine

katkıda bulunur. 3.80

Kurum içi gerginliğe neden olur. 3.07

Fakülte veya bölümlerin kendilerine özgü özelliklerinin de değerlendirmede dikkate alınması sağlanır. 3.76 Yöneicilerin, öğreim üyelerinin mesleki gelişimi ile daha yakından ilgilenmeleri sağlanır. 3.61

Profesyonel yöneicilik bilincinin gelişmesi sağlanır. 3.50

Öğr

eim Üy

eleri İçin

Yar

at

ac

ağı Sonuçlar

Öğreim üyelerinin iş yükleri artar. 3.19

Öğreim üyelerinin moivasyonu artar. 3.51

Öğreim üyelerinin mesleki gelişimi olumlu etkilenir. 3.66

Öğreim üyeleri kendi eksikliklerini daha iyi görür. 3.58

Öğreim üyelerinin derslere daha hazırlıklı gelmesi sağlanır. 3.43

Öğreim üyelerinin öğreimsel işlerle (sınıf için öğrenme öğretme süreçleri, vb) ilgili alanda kendisini

gelişirmesi sağlanır. 3.42

Öğreim üyelerinin yaraıcılığı. özgünlüğü olumsuz etkilenir. 2.52

Etkili performansın önündeki engellerin saptanması sağlanır. 3.50

Etkili öğreim üyesi kriterleri konusunda görüş birliğinin oluşması sağlanır. 3.30

Performans Değerlendirme Sonuçlarına Yönelik Geribildirim Yapılması Ölçeği

\

Geribildirim Yapılması

İsteyen herkes için ulaşılabilir olmalıdır. 3.32

Yalnızca değerlendirilen kişiyle paylaşılmalıdır. 3.00

Tamamen gizli tutulmalıdır. 2.38

Performans Değerlendirme Sonuçlarının Kullanımı Ölçeği

\

Sonuçların Kullanımı

Akademik yükselilmelerde kullanılmalıdır. 3.71

Yetersizlik belirlenen boyutlarda öğreim üyelerine destek hizmei sunulmalıdır. 3.93

Üst üste olumsuz sonuçlar alınması durumunda yapırım uygulanmalıdır. 3.12

Üst üste yüksek performans sergileyenler değişik özendiricilerle ödüllendirilmelidir. 4.05

Performans Değerlendirmenin Önündeki Engeller Ölçeği

\

K

urumsal Eng

eller

Yükseköğreim kurumlarının mevcut örgütsel işleyişidir. 3.74

Akademik yükselmelerde büyük oranda yayın ile ilgili etkinliklerin performans ölçütü olarak kıstas

alınması. eğiim-öğreim faaliyetleri ile kuruma-topluma hizmet vb.’nin daha az dikkate alınmasıdır. 3.59 Kültürel yapı ile ilgili faktörlerdir (olumsuzlukları görmezden gelme, güvensizlik, Dünya standartlarında

rekabetçi bir anlayışın eksikliği, vb.). 3.54

Performansı arırmaya yönelik kurumsal olanakların eksikliğidir (araşırma-proje ödenekleri, akademik etkinlik için yurt içi ve yurt dışına öğreim üyesi gönderme, kadro yetersizliği, güdülenme ve özendirme

araçlarının eksikliği). 3.83

Değerlendirme sonuçlarının olumsuz olması durumunda, yöneimin yasal yapırım gücünün olmamasıdır. 3.12

P

erf

ormans

Değ

erleme

Sis

teminden

Performans değerleyicilerinin, performans değerlendirme sistemi hakkında yeterli bilgi ve beceriye sahip

olmamalarıdır. 3.61

Performans değerleyiciler arasında etkili öğreim üyesi kriterlerine ilişkin görüş birliğinin olmamasıdır. 3.76 Öğreim üyelerinin performansını ölçmede kullanılacak ölçülebilir kriterler bulma zorluğudur. 3.24

Performans Değerlendirme sisteminden kaynaklanan değerlendirme hatalarıdır. 3.35

Öğr Üy

eler

-inden

Öğreim üyelerinin kendini yenileme, gelişirme çabasının süreklilik göstermemesidir. 3.54

(10)

Elde edilen sonuçlara göre öğreim üyeleri, eğiim-öğreim ile ilgili performanslarının değerlendirilmesinde sırasıyla öğrenci

-leri, bölüm başkanını, anabilim dalı başkanını ve meslektaşları performans değerleyici olarak görmek istediklerini belirtmiş

-lerdir. Bu durum bize eğiim-öğreim boyutu bağlamında hiz

-met alan taraf olan öğrenciler ile öğreim üyesinin akademik faaliyetleriyle doğrudan ilgili üstleri olan bölüm başkanının ve anabilim dalı başkanının bu boyutaki ağırlığının yüksek olması gerekiğini düşündüklerini göstermektedir.

Öğreim üyeleri araşırma alanındaki performanslarının değer

-lendirilmesinde sırasıyla bölüm başkanını, anabilim dalı baş

-kanını, meslektaşları ve dekanı performans değerleyici olarak görmek istediklerini belirtmişlerdir. Performans değerlendirme çalışmalarında birinci derecede sicil amiri olan dekanın, dör

-düncü sırada olması önemlidir. Bu durum bölüm başkanı, ana

-bilim dalı başkanı, meslektaş gibi öğreim üyelerinin uzmanlık alanına daha yakın uzmanlığa sahip kişilerin bu konuda görev almaları gerekiği düşüncesinin bir göstergesi olabilir.

Elde edilen sonuçlara göre, öğreim üyeleri yöneime destek alanındaki performanslarının değerlendirilmesinde perfor

-mans değerleyici olarak sırasıyla dekanı, bölüm başkanını, rektörü, anabilim dalı başkanını görmek istediklerini belirtmiş

-lerdir. Alınan puanlardan elde edilen sıralamaya bakıldığında fakülte yöneimi (dekan, bölüm başkanı, anabilim dalı başkanı) ve üniversite yöneimi denildiğinde ilk akla gelen kişi olan rektörü görüyoruz. Dolayısıyla ankete kaılanların yöneime destek boyutunda, önce fakülte yöneimi, sonra üniversite yöneimini düşünmelerinin ve yöneime desteği, yöneicilere destek olarak algılamalarının sonuçlarının bu verilere de yan

-sıdığı düşünülmektedir.

Öğreim üyeleri topluma hizmet alanındaki performanslarının değerlendirilmesinde sırasıyla hizmet alanlarını, rektörü, de

-kanı, meslektaşlarını, odalarını, vakıları, dernekleri vb.’ni ifade etmektedir.

Öğreim üyelerine araşırma, eğiim-öğreim, yöneime destek ve topluma hizmet performanslarının boyutlarını değerlen

-dirmede Tablo 6’da yer alan veri kaynaklarından hangilerinin kullanılabileceği sorulmuştur ve bu veri kaynaklarını isterlerse birden fazla seçenek için toplam 100 puan olacak şekilde puan

-landırmaları istenmişir. Seçeneklere verilen puanların ortala

-ma değerleri Tablo 6’da belirilmişir. görüş birliğinin olmamasının (3.76), son olarak da öğreim

üyelerinin statükolarını koruma kaygılarının (3.59) da öğreim üyelerinden kaynaklanan performans değerlendirme sistemi

-nin önündeki engeller olarak belirildiği görülmektedir.

Yapılan çalışmada, öğreim üyelerine performanslarının belirli periyodlarla değerlendirilmesi ikrine ne derece kaıldıkları sorulmuştur. Bu soruya alınan yanıtlar neicesinde, öğreim üyelerinin performanslarının belirli periyodlarla değerlendiril

-mesine olumlu bakıkları ortaya çıkmışır.

Öğreim üyelerinin performans boyutlarıyla ilgili görüşlerinin alınması için açık uçlu sorular sorulmuş ve elde edilen cevap

-ların ortalama değerleri alınmışır. Bu doğrultuda araşırmaya kaılan öğreim üyelerine “araşırma”, “eğiim-öğreim”, “top

-luma hizmet” ve “yöneime destek” boyutlarının, performans değerlendirmedeki paylarını toplamda 100 puan olacak şekilde dağıtmaları istenmişir.

Tablo 4’deki bulgulara göre öğreim üyelerinin, performans boyutları içinde araşırma boyutuna verdikleri puan ortalaması 38.93 iken eğiim-öğreim boyutu ortalamasının 34.2, topluma hizmet boyutu ortalamasının 15.53 ve yöneime destek boyutu ortalamasının ise 10.53 olduğu görülmektedir.

Araşırmaya kaılan öğreim üyelerine araşırma, eğiim-öğreim, yöneime destek ve topluma hizmet performans boyutlarını değerlendirmede Tablo 5’de belirilen performans değerlendiricilerden kimlerin yer alabileceği ve bu görevin ağırlığını toplamda 100 puan olacak şekilde puanlandırmaları istenmişir. Araşırmaya kaılan öğreim üyelerine birden fazla seçenek işaretleyebilecekleri de belirilmişir.

Tablo 4: Ankete Kaılanların Performans Boyutlarına Verdikleri

Değerlerin Ortalamaları

Performans Boyutları

\

Araşırma 39.6

Eğiim-Öğreim 34.2

Topluma Hizmet 15.6

Yöneime Destek 10.6

Toplam 100.0

Tablo 5: Ankete Kaılanların Performans Boyutları İçin Performans Değerleyicilere Verdikleri Değerlerin Ortalamaları

Performans Değerleyiciler Eğiim-Öğreim Araşırma Yöneime Destek Topluma Hizmet

Rektör 6.1 12.7 19.5 12.2

Dekan 11.4 16.7 28.0 12.1

Anabilim Dalı Başkanı 16.4 21.2 16.4 9.8

Bölüm Başkanı 17.7 21.3 25.1 11.0

Meslektaşlar 11.8 18.5 5.6 11.4

Öğrenciler 30.9 4.2 3.1 7.4

Hizmet Alanlar 4.4 4.0 2.1 35.5

Diğer 1.3 1.4 0.4 0.6

(11)

Performans değerlendirmenin kurumlar ve öğreim elemanları için yaratacağı sonuçlara, performans değerlendirme sonuç

-larının kullanımına, performans değerlendirmenin önündeki engellere ilişkin öğreim üyelerinin görüşleri yaş, unvan ve görev yapılan fakülteye göre anlamlı bir fark göstermekte mi

-dir? Yapılan analiz sonucunda elde edilen bulgulardan sadece istaisiksel olarak anlamlı bulunanlar çalışmada yer almışır. Buna göre hipotezler şu şekilde oluşturulmuştur:

H1: Öğreim üyelerinin, performans değerlemenin kurumlar için yaratacağı sonuçlara ilişkin algıları, yaşlarına bağlı olarak farklılık gösterir.

H2: Öğreim üyelerinin, performans değerleme sonuçlarının kullanımına ilişkin algıları, yaşlarına bağlı olarak farklılık göste

-rir.

H3: Öğreim üyelerinin, performans değerlemenin kurumlar için yaratacağı sonuçlara ilişkin algıları, ünvanlarına bağlı olarak farklılık gösterir.

H4: Öğreim üyelerinin, performans değerlemenin öğreim üyeleri için yaratacağı sonuçlara ilişkin algıları, ünvanlarına bağlı olarak farklılık gösterir

H5: Öğreim üyelerinin, performans değerleme sonuçlarının kullanımına ilişkin algıları, ünvanlarına bağlı olarak farklılık gösterir.

Tablo 7 incelendiğinde öğreim üyelerinin yaşlarına göre “performans değerlendirmesinin kurumlar için yaratacağı so

-nuçlara” (H=9.586, Sd=4, p=.048) ve “performans değerleme

sonuçlarının kullanımına” (H=15.109, Sd=4, p=.004) ilişkin

Tablo 6’ya göre öğreim üyelerinin, eğiim-öğreim ile ilgili per

-formanslarının değerlendirilmesinde ağırlıklı olarak öğreim üyesi değerlendirme anketleri ile akademik faaliyet raporları

-nın birlikte kullanılması gerekiği algısına sahip oldukları söy

-lenebilir.

Öğreim üyeleri, araşırma ile ilgili performanslarının değer

-lendirilmesinde ağırlıklı olarak akademik faaliyet raporlarının kullanılması gerekiğini düşünmektedirler. Daha sonraki sırala

-ma ise sicil raporu ve öğreim üyesi değerlendirme anketleri şeklindedir. Bu şekildeki sıralama beklenileri doğrulayan bir sıralama olmuştur.

Öğreim üyelerinin yöneime destek ve topluma hizmet ile ilgili performanslarının değerlendirilmesinde, kullanılabilecek veri kaynaklarının sırası akademik faaliyet raporu, sicil raporu ve öğreim üyesi değerlendirme anketleri şeklindedir.

Araşırmada, ayrıca öğreim üyelerinin performansların de

-ğerlendirilmesine yönelik tutumlarının demograik faktörler ile ilişkisi incelenmişir. Büyüköztürk (2007), dağılımın normal dağılımdan aşırı sapma göstermediğinin varsayılması için öngö

-rülen örneklem büyüklüğünün 30 ve üzerinde olmasına karşın alt grupların her birinin büyüklüğünün 15 ve alında olması durumunda parametrik olmayan bir istaisiğin kullanılmasının anlamlılık düzeyinde önemli bir sapmaya yol açmayacağını belirtmektedir. Bu sebeple, demograik faktörler ile ilişki ince

-lenirken gözenekler arası farkın fazla olduğu ve gözenek başına düşen büyüklüğün 15 ve alı olduğu değişkenlerde parametrik olmayan testlerden olan Kruskal Wallis-H Tesi uygulanmışır. Buna göre cevap aranan sorulardan bazıları şunlardır:

Tablo 6: Performansın Değerlendirilmesinde Kullanılabilecek Veri Kaynaklarına İlişkin Ortalama Değerler

Veri Kaynakları Eğiim-Öğreim Araşırma Yöneime Destek Topluma Hizmet

Öğreim Üyesi Değerlendirme Anketleri 44.5 10.4 12.5 19.7

Akademik Faaliyet Raporu 41.3 73.8 42.5 49.5

Sicil Raporu 11.4 12.3 37.4 20.7

Diğer 2.8 3.5 7.6 10.1

Toplam 100.0 100.0 100.0 100.0

Tablo 7: Öğreim Üyelerinin Yaşlarına Göre Performans Değerlendirmenin Kurumlar İçin Yaratacağı Sonuçlar ve Performans Değerlendirme

Sonuçlarının Kullanımına Yönelik Algıları

Yaş n Sıra Ort. Sd χ2 p

Performans Değerlendirmenin Kurumlar İçin Yaratacağı Sonuçlar

20-30 7 81.71

4 9.586 0.048

31-40 51 67.87

41-50 49 54.34

51-60 12 61.50

61-70 3 23.00

Performans Değerlendirme Sonuçlarının Kullanımı

20-30 7 64.79

4 15.109 0.004

31-40 51 73.16

41-50 49 52.06

51-60 12 60.88

(12)

(p=0.007<0.05), öğreim üyeleri için yaratacağı sonuçlar (p=0.004<0.05) ve performans değerleme sonuçlarının kullanı

-mına ilişkin varyansların (p=0.008<0.05) homojen dağılmadığı görülmektedir. Buna göre algılama farklılıklarının hangi unvan grupları arasından kaynaklandığını belirlemek için yapılan Ga

-mes-Howell tesi sonuçlarına göre perfromans değerlemenin kurumlar için yaratacağı sonuçlarda yardımcı doçentler ile profesörler (p=0.027<0.05), öğreim elemanı için yaratacağı sonuçlarda ise yardımcı doçentler ile doçentler (p=0.007<0.05) ve profesörler (p=0.040<0.05) arasında farklılık bulunmuş

-tur. Performans değerleme sonuçlarının kullanımına ilişkin algılamalarda ise yardımcı doçentler ile profesörler arasında (p=0.033<0.05) farklılık bulunmuştur.

Tüm bu bulgular ışığında ünvanlara göre ortalamalara bakıldı

-ğında, performans değerlendirmenin yaratacağı sonuçlara ve bu sonuçların kullanımına ilişkin bekleni düzeylerinin yardımcı doçentlerden, profesörlere doğru bir azalma gösterdiği görül

-mektedir. Bu sonuca göre, unvanlar yükseldikçe performans değerlendirmenin hem öğreim üyeleri için, hem de kurumlar için yaratacağı sonuçlara ilişkin olumlu algılamanın azaldığı söylenebilir.

Tablo 10’da, “performans değerlendirmesinin öğreim ele

-manları ve kurumlar için yaratacağı sonuçlar” ile “performans değerleme sonuçlarının kullanımına” ilişkin öğreim eleman

-larının algılama-larının görev yapıkları fakültelere göre fark olup olmadığı araşırılmışır. Analiz sonuçlarına göre öğreim elemanlarının “performans değerlendirme sonuçlarının ku

-rumlara için yaratacağı sonuçlara” (p=.023; p<.05), “öğreim elemanları için yaratacağı sonuçlara” (p=.002; p<.05) ilişkin algılamaları görev yapıkları fakültelere göre anlamlı farklılık gösterdiği görülmektedir. “Performans değerlendirmenin öğre

-im elemanları için yaratacağı sonuçlara ilişkin” en olumlu algı

-lama teknik eğiim fakültesi (75.7) iken, en düşük orta-lamaya sahip fakülte ıp fakültesidir (34.66). “Kurumlar için yaratacağı sonuçlara ilişkin” ise en yüksek ortalamaya sahip fakülte eğiim fakültesi (78.46) iken, en düşük ortalama ise yine ıp fakülte

-tutumları arasındaki farkın anlamlı olduğu görülmektedir. Parametrik olmayan testler için yaygın kullanılan ‘post hoc’ testleri olmadığından farklılığın hangi grup ya da gruplardan kaynaklandığını bulmak için Mann-Whitney U tesi yapıldı. Bonferroni düzeltmesi uygulanarak tüm etkiler için anlamlılık düzeyi 0.0167 (0.05/5) olarak kabul edildi.

Performans değerlemenin kurumlar için yaratacağı sonuçlara ilişkin algıların alt yaş grupları arasında farklılaşığına yönelik istaisiksel bulgu elde edilememişir. Bununla birlikte per

-formans değerleme sonuçlarının kullanımına ilişkin algıların öğreim üyelerinin yaşlarına bağlı olarak farklılaşmasıyla ilgili olarak, “31-40 yaş” ile “61-70 yaş” arasındaki öğreim üyeleri

-nin algıları arasında (U= 3; r= -0,38) ve “31-40 yaş” ile “41-50 yaş” arasındaki öğreim üyelerinin algıları arasında (U= 816; r= -0,30) anlamlı fark olduğu görüldü

“Performans değerlemenin kurumlar için yaratacağı sonuçla

-rın” sıra ortalaması değerlerine bakığımızda, öğreim üyele

-rinin yaşları arıkça performans değerlendirme sonuçlarının kurumlar için olumlu sonuçlar yaratacağına ilişkin görüşleri de azalmaktadır. Benzer şekilde, öğreim üyelerinin “performans değerlendirme sonuçlarının kullanımına” ilişkin görüşlerinin yaş gruplarına bağlı olarak farklılık gösterdiği istaisiksel olarak anlamlı olmaktadır.

Tablo 8’de sırasıyla “performans değerlendirmenin yaratacağı sonuçlara” ve “performans değerlendirme sonuçlarının kulla

-nımına” yönelik öğreim üyelerinin unvanlarına göre algılama farklarının olup olmadığına yönelik sonuçlar yer almaktadır. Buna göre, öğreim üyelerinin unvanları farklılaşıkça, per

-formans değerlendirmenin hem kurumlar için (F=6.623; p=0.002<0.05), hem de öğreim üyeleri için (F=8.750; p=0.000; <0.05) yaratacağı sonuçlara ilişkin algılar da farklılaşmaktadır. Bununla birlikte performans değerleme sonuçlarının kullanımı

-na ilişkin algılar da öğreim üyelerinin ünvanları-na bağlı olarak farklılaşmaktadır (F=6.010; p=0.003<0.05).

Tablo 9’da yapılan varyans homojenliği tesine göre per

-formans değerlemenin kurumlar için yaratacağı sonuçlar

Tablo 8: Öğreim Üyelerinin Unvanlarına Göre Performans Değerlendirmenin Yaratacağı Sonuçlar, Etkili Performans Değerlendirmenin

Önündeki Engeller ve Performans Değerlendirme Sonuçlarının Kullanımına Yönelik Algıları

Unvan n Ort. F P

Performans Değerlendirmenin Yaratacağı Sonuçlar

Kurumlar için

Yrd. Doç. 70 3.70

6.623 0.002

Doç. 34 3.48

Prof. 18 3.19

Toplam 122 3.59

Öğreim Elemanı için

Yrd. Doç. 70 3.54

8.750 0.000

Doç. 34 3.11

Prof. 18 3.01

Toplam 122 3.34

Performans Değerlendirme Sonuçlarının Kullanımı

Yrd. Doç. 70 3.88

6.010 0.003

Doç. 34 3.58

Prof. 18 3.20

(13)

rının öncelikli olarak üst üste yüksek performans sergileyenleri ödüllendirmede, daha sonra öğreim üyelerinin yetersiz olduğu boyutlarda öğreim üyelerine destek hizmei sunulmasında ve akademik yükseltmelerde, son olarak da üst üste olumsuz so

-nuçlar alınması durumunda yapırım uygulanmasında kullanıl

-masını istemektedirler. Aynı zamanda öğreim üyeleri, perfor

-mansların belirli periyodlarla değerlendirilmesi ikrine olumlu bakmaktadırlar. Ancak unvanlar yükseldikçe performans değer

-lendirmesinin hem öğreim üyeleri için, hem de kurumlar için yaratacağı sonuçlara ilişkin olumlu algılama azalmaktadır. Öğreim üyelerinin performans değerlendirmenin önünde gördükleri en önemli kurumsal engeller sırasıyla, kurumsal ola

-nakların eksikliği, yükseköğreim kurumlarının mevcut örgütsel işleyişi ve akademik yükseltme kriterleri şeklindedir. Ayrıca, sine (41.02) aiir. Bununla birlikte elde edilen sonuçlara göre

“performans değerlendirme sonuçlarının kullanımına” ilişkin görüşlerin fakültelere göre farklılaşığı istaisiksel olarak an

-lamlı olduğu görülmüştür (p=.011; p<.05). TARTIŞMA ve SONUÇLAR

Araşırma sonunda elde edilen bulgulara göre, öğreim üyeleri arasında performansların değerlendirilmesinin kurumlar ve öğreim üyeleri için yaratacağı katkının olumlu yönde olacağına dair bir algı mevcutur. Öğreim üyeleri, performans değer

-lendirme sonuçlarının isteyen herkes için ulaşılabilir olması gerekiğini düşünmekte ve sonuçların gizli tutulması ikrine uzak durmaktadırlar. Buna göre, öğreim üyelerinin şefaf bir performans değerlendirme anlayışından yana olduklarını ifade edilebilir. Öğreim üyeleri, performans değerlendirme sonuçla

-Tablo 9. Varyans Homojenliği Tesi

Levene df1 df2 p

Kurumlar için 5.152 2 119 .007

Öğreim Elemanı için 5.831 2 119 .004

Performans Değerlendirme Sonuçlarının Kullanımı 4.993 2 119 .008

Tablo 10: Öğreim Üyelerinin Fakültelerine Göre Performans Değerlendirmenin Yaratacağı Sonuçlara, Etkili Performans Değerlendirmenin

Önündeki Engellere ve Performans Değerlendirme Sonuçlarının Kullanımına İlişkin Algılama Farklılıkları

Fakülte n Sıra Ort. Sd χ2 p

Performans Değerlendirmenin Yaratacağı Sonuçlar

Öğreim Elemanları için

Teknik Eğiim 5 75.70

7 22.439 0.002

Fen-Edebiyat 25 65.00

Hukuk 5 69.20

Eğiim 12 69.33

İleişim 5 40.70

Mühendislik 24 74.02

İİBF 21 70.24

Tıp 25 34.66

Kurumlar için

Teknik Eğiim 5 63.20

7 16.236 0.023

Fen-Edebiyat 25 60.00

Hukuk 5 63.40

Eğiim 12 78.46

İleişim 5 41.10

Mühendislik 24 70.46

İİBF 21 71.67

Tıp 25 41.02

Performans Değerlendirme Sonuçlarının Kullanımı

Teknik Eğiim 5 49.50

7 18.235 0.011

Fen-Edebiyat 25 59.86

Hukuk 5 54.90

Eğiim 12 69.75

İleişim 5 45.60

Mühendislik 24 77.33

İİBF 21 73.24

Imagem

Şekil 1: Performans Değerlendirme Ölçütleri.
Tablo 1:  Ankete Kaılanların Kıdem ve Unvana Göre Dağılımı
Tablo 2:  “Öğreim Üyelerinin Performanslarının Değerlendirilmesine Yönelik Bilgiler” Ölçeği Güvenilirlik Tesi
Tablo 4:   Ankete  Kaılanların  Performans  Boyutlarına  Verdikleri  Değerlerin Ortalamaları Performans Boyutları \ Araşırma 39.6 Eğiim-Öğreim 34.2 Topluma Hizmet 15.6 Yöneime Destek 10.6 Toplam 100.0
+4

Referências

Documentos relacionados

Ousasse apontar algumas hipóteses para a solução desse problema público a partir do exposto dos autores usados como base para fundamentação teórica, da análise dos dados

i) A condutividade da matriz vítrea diminui com o aumento do tempo de tratamento térmico (Fig.. 241 pequena quantidade de cristais existentes na amostra já provoca um efeito

Scores scatter plot (Figure 11-A) show a clear distinction between males and females along LV1 (6.2% variance) and (Figure 11-B) shows terpens chemical family widely dispersed across

This log must identify the roles of any sub-investigator and the person(s) who will be delegated other study- related tasks; such as CRF/EDC entry. Any changes to

didático e resolva as ​listas de exercícios (disponíveis no ​Classroom​) referentes às obras de Carlos Drummond de Andrade, João Guimarães Rosa, Machado de Assis,

The obtained model allows estimation of the experimental outputs (biomass, glucose, acetate and plasmid) based on the bioreactor starting conditions and the following on-line

Por essa razão, a proposição de um sistema informatizado de apoio ao monitoramento dessas pragas de eucalipto, que fazem uso de cartões-armadilha adesivos amarelos, auxiliaria

The limestone caves in South Korea include a variety of speleothems such as soda straw, stalactite, stalagmite, column, curtain (and bacon sheet), cave coral,